Halil İbrahim BÜYÜKBAŞ
Tüm YazılarıABD'nin AI Donanımına Yerleştirdiği İzleme Sistemleri ve Yeni Jeoteknolojik Dönem
ABD'nin, Nvidia ve AMD tarafından üretilen yapay zekâ (AI) Mikroçiplerinin yasa dışı yollarla Çin'e ulaştırılmasını önlemek amacıyla, bu çiplere ve onları içeren sunuculara gizli konum izleme cihazları yerleştirdiği ortaya çıktı. Reuters’ın 13 Ağustos 2025 tarihli özel haberine göre, bu takip cihazları yalnızca sevkiyat kutularına değil, doğrudan mikroişlemcilerin içine kadar entegre edilmiş durumda. Bu gelişme, donanım güvenliğinin, tedarik zinciri yönetiminin ve uluslararası teknoloji politikalarının kesişim noktasında kritik bir kırılmaya işaret ediyor.
Yani sadece ambalaj kutusuna değil, “Mikroçiplerin” içerisinde gömülü olarak konulmuş. Yani bir çeşit vaktini zamanını bekleyen saatli bomba… Peki, bu yeni mi? Tatbiki değil. 1989 yılında Amerikan Kongresi’nde bir senatör konuşma yapıyor. Konuşmasında; “biz başka ülkelere sattığımız cihaz ve sistemlere bir aparat koyalım ki bize karşı ya da bizim istemediğimiz yerlerde kullanmasınlar” diyor. Özellikle Amerikan derin devlet yetkililerinden büyük tepki alıyor. İki gün sonra odasına bir NSA’den ekip geliyor. Senatörü aydınlatıyorlar. Bunlar “ulu orta konuşulmaz kapalı oturumlarda konuşun” talimatı veriliyor. Yine Amerikan menşeli bir teknoloji firması 2020 yılında bir kamu kurumuna mektup yazıyor. Bizden aldığınız cihazları “bize verdiğiniz Son Kullanıcı Belgesinde belirtilen yer ve amaçta kullandığınız şüpheleri var. Bilabedel gelip cihazları yerinde görmek istiyoruz” diye… Oysaki o cihazlar kurumun kapalı ağında çalışıyordu…
Yeni Nesil Gözetim ve Casusluk
Dijital çağda izleme sistemleri artık yalnızca yazılım tabanlı çözümlerle sınırlı değil. Donanım seviyesine inen yeni nesil gözetim mekanizmaları, yalnızca bilgi toplamakla kalmıyor, aynı zamanda donanımın ömrü boyunca kim tarafından, nerede ve ne amaçla kullanıldığını da analiz edebiliyor.
ABD’nin bu yöndeki uygulaması, yalnızca teknolojik değil; aynı zamanda stratejik, jeopolitik ve etik açıdan da tartışma yaratacak nitelikte. İleri düzey yapay zeka çipleriyle ilgili bu “izleme” stratejisi, küresel çip savaşlarında yeni bir aşamaya geçildiğini gösteriyor.
Arka Planda; ABD-Çin Çip Rekabeti ve Yaptırımlar mı var, yoksa her Mikroçip içinde bir Truva atı mı var?
2022’den bu yana ABD, Çin’in yapay zeka ve ileri teknoloji kapasitesini sınırlamak amacıyla çeşitli ihracat kısıtlamaları uygulamaktadır. Bu kapsamda: Nvidia’nın A100, H100 ve H200 gibi yüksek performanslı GPU’ları Çin’e satılamamaktadır. AMD’nin MI300 serisi hızlandırıcı çipleri de aynı şekilde kısıtlanmıştır. Bu ürünleri içeren sunucuların satışları da ABD Ticaret Bakanlığı denetimine tabi tutulmuştur.
Ancak Çin’e yönelik bu ambargolar, Malezya, Singapur, BAE gibi üçüncü ülkeler üzerinden oluşturulan tedarik zincirleriyle delinmeye başlamıştır. Bu kaçakçılığı önlemek amacıyla, ABD klasik hukuki ve ticari önlemlerin ötesine geçerek, donanım bazlı fiziksel izleme yöntemlerine başvurmuştur.
(Reuters, 2025)(kaynakça)
Mikroçiplere; İzleme Sistemleri Mikroişlemcilere Entegre Edildi
Reuters’ın özel haberine göre, bu takip sistemleri yalnızca sevkiyat kutularında değil, doğrudan sunucuların iç donanımlarına (örneğin anakartlara), Yonga setlerine, ve hatta bazı durumlarda mikroişlemcinin (CPU/GPU) silikonuna kadar entegre edilmiş. Bu, donanımın ömrü boyunca aktif kalabilen, uzaktan tetiklenebilen ve yerel ağlara bağlanmadan bile bilgi yayabilen kalıcı bir izleme altyapısı anlamına geliyor.
Ömür boyu takip: Mikroçip seviyesindeki bir izleme mekanizması, çip nerede olursa olsun (ister Çin, ister Türkiye, ister Ortadoğu, ister başka bir ülke), hareketlerini kayıt altına alabilir.
Gizlilik seviyesi yüksek: Bu izleme sistemleri, geleneksel güvenlik taramalarıyla tespit edilemeyecek kadar küçük ve pasif çalışacak şekilde tasarlanabilir.
Veri güvenliği riski: Bu izleyiciler sayesinde çipin hangi verilerle çalıştığına dair çıkarımlar yapılabilir.
Endüstriyel casusluk: Stratejik kullanım alanlarına dair bilgi dışarı sızabilir.
Siber askeri tehdit: Kritik altyapılarda kullanılması halinde bu sistemler uzaktan tetiklenerek devre dışı bırakma, sabote etme ya da kontrol ele geçirme amacıyla kullanılabilir.
Uluslararası Hukuka Etkisi
Bu cihazların başka ülke topraklarına giren mallarda bulunması: Egemenlik ihlali, Gizli gözetim, Ticarî casusluk gibi uluslararası hukuk açısından tartışmalı konuları gündeme getirebilir.
Kurumsal ve Ticari Yansımalar
Tedarik zinciri güvenliği, artık sadece lojistik değil, jeopolitik risk yönetimi anlamına da gelmektedir. Donanım denetimi, sadece yazılım açıklarını değil, fiziksel bileşenleri de kapsamalıdır. İç tehditlerin yönetimi, bilgi sızmalarını engellemek açısından kritik hale gelmiştir.
Siber-fiziksel güvenlik sistemleri, klasik IT güvenliği yaklaşımlarının çok ötesine geçmelidir.
Sonuç: Her Çip Potansiyel Bir Casus, Truva Atı, Hatta Kill Swich!
Bu gelişme, “güvenli teknoloji” tanımının kökten değiştiğini ortaya koymaktadır. Artık sadece yazılım değil, donanım bileşenlerinin her biri potansiyel bir istihbarat aracı olabilir. Bu da yalnızca ABD-Çin rekabeti açısından değil, küresel teknoloji mimarisi açısından da bir dönüm noktasıdır. Aslında bu yeni değil 1990’lardan beri İsrail, ABD ve Avrupa menşeili bütün teknoloji ürünlerinde var. Ortaya yeni çıkıyor. İstediği an dinler, istediği zaman sisteminizi kapatır.
Kaynakça :
1. Reuters – Exclusive: US embeds trackers in AI chip shipments to catch diversions to China, sources say (13 Ağustos 2025)
[https://www.reuters.com/world/us-embeds-trackers-ai-chip-shipments-2025-08-13](https://www.reuters.com/world/us-embeds-trackers-ai-chip-shipments-2025-08-13)
2. Der Spiegel – Inside the NSA’s Secret Toolbox (30 Aralık 2013)
[https://www.spiegel.de/international/world/catalog-reveals-nsa-has-back-doors-for-numerous-devices-a-940994.html](https://www.spiegel.de/international/world/catalog-reveals-nsa-has-back-doors-for-numerous-devices-a-940994.html)
3. MIT Technology Review – The future of hardware-level cybersecurity (2025)
4. Brookings Institution – Semiconductor geopolitics: From interdependence to confrontation (2023)
Güncel Yazıları
Amerika’nın İkiyüzlülüğü
17 Ağustos 2025
Dijital Esaret
14 Ağustos 2025
1945’te Süt Tozu ile Gelen Sessiz İşgal!
07 Ağustos 2025
Yerli Mesajlaşma Programı Şart
04 Ağustos 2025
İDEF 2025 Sonrası Yeni Ufuklara
02 Ağustos 2025
Coğrafya Kaderse, Kaderimizi Yaşayacağız!
26 Temmuz 2025
“Kodla Dost, Algıyla Düşman: Siyonist İsrail’in Dijital İkiyüzlülüğü”
22 Temmuz 2025
Oyun Değil, Tuzak!
17 Temmuz 2025
Irak ve İran Örnekleriyle Postmodern İşgal Yöntemi Olarak 15 Temmuz
14 Temmuz 2025
Sinyal Savaşları, Dijital Egemenlik ve “Dost” Görünümlü Düşmanlar
12 Temmuz 2025
Güçlü Türkiye Güçlü Ordu
05 Temmuz 2025
1993: Yabancı İstihbaratın Sessiz Darbesi ve Türkiye’nin Dirilişi
02 Temmuz 2025