Avrupa'nın Güvenliği

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan dünya düzeninin Batı dünyası açısından da sonu gelmiş görünmektedir. Avrupa bu gerçeği geç de olsa görmüş durumda.

ABD'nin kendi çıkarlarını öne alan davranışları yeni değildir. ABD'nin bu tavrı, Irak savaşından itibaren artarak devam etmektedir. ABD'nin ulusları hukuku kendi çıkarları için gücünü de müttefiklerine karşı baskı unsuru olarak kullanması yeni gelişen bir durum değildir. Bu durum, Trump'ın yeniden başkan seçilmesiyle daha da belirgin hale gelmiştir. Trump'ın ABD Başkanı seçilmesiyle birlikte, Avrupa'nın güvenliği tartışılmaya başlandı.

Avrupa kıtasının güvenliğinde risk oluşturan önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu riskler Ukrayna-Rusya Savaşı, Afganistan, İran, Irak ve Suriye'de yaşanması muhtemel terör tehditleri ve buna bağlı olarak yaşanacak düzensiz göçlerdir. Türkiye'nin olası bu göçlerle başa çıkmasında önemli sıkıntılar olacaktır. Avrupa'nın düzensiz göçlerle ilgili olarak Türkiye ile samimi iş birliği yapması gerekli ve önemlidir.

Türkiye ve Avrupa'nın güvenliği iç içe geçmiş durumdadır. Birlikte hareket etmek her 2 tarafa da fayda sağlayacaktır. Avrupa'nın yeniden şekillenecek güvenlik mimarisinde Türkiye'yi de dikkate almak zorunluluğu vardır. Bu durum hem Avrupa'yı hem de Türkiye'yi daha da güvenli hale getirecektir. ABD Başkanı Trump'ın açıklamaları, NATO müttefiklerini rahatsız etmiştir. Aynı zamanda da uyanmalarını sağlamıştır. Türkiye'nin son yıllarda geliştirdiği savunma sanayi, insansız hava araçları teknolojisindeki başarıları, güçlü ve tecrübeli ordusuyla Avrupa'nın savunmasına potansiyel katkı sağlayacağı kaçınılmazdır.

Türkiye, Avrupa için bir güvenlik çarpanı olma potansiyelini korumaktadır. Türkiye'nin;

-Jeostratejik önemi,

-Askeri gücü ve yetenekleri,

-Hızla büyüyen ve gelişen savunma sanayi,

-NATO müttefiki olarak edindiği tecrübeler,

-NATO müttefiki olarak değişik coğrafyalarda yapmış olduğu operasyonlardaki başarıları,

-Genç ve dinamik nüfusu nedeniyle Avrupa sınırları ve Avrupa gücü içerisinde kalması, dışında kalmasından daha iyi olacaktır.

Türkiye, Avrupa'yı etkileyen çok sayıda bölgesel güvenlik sorunlarında Avrupa’nın ilk savunma hattı konumundadır. Bu nedenle, Avrupa'nın güvenliği ile ilgili masada olması önemli ve gereklidir. Türkiye'nin Avrupa'nın güvenliğinin dışında kalması, Avrupa için önemli riskler oluşturacaktır. Doğal olarak bu duruma Türkiye tepki gösterecektir. Böyle bir gelişme, Türkiye'nin Avrupa'dan uzaklaşmasını hızlandıracaktır. Avrupa ve Türkiye safları sıkılaştırmak için birlikte çaba göstermeli, iş birliğini geliştirmelidir. Siyasi engeller birlikte aşılmalıdır. Karşılıklı güven yeniden inşa edilmelidir. Türkiye ve Avrupa arasında yapıcı ve devamlılık arz eden diyalog geliştirilmelidir. Türkiye ile iş birliğinin ikili düzeyde geliştirilmesi yönünde yeni adımlar atılmalıdır.

Avrupa'nın yaşlı ve duraksayan nüfusu nedeniyle askerlik yapacak gençlere ihtiyacı vardır. Avrupa'da sol partiler mecburi askerliği gündeme getirmeye başladılar. Bu durum, genç göçmenlerin askere alınmasının önünü açabilir.

Türkiye olmadan Avrupa'nın güçlü bir ordu oluşturması çok zordur, güçlü bir orduya sahip olmayan Avrupa güvende olamayacaktır.