Mithat IŞIK

Tüm Yazıları

SDG, ABD ve Siyonizmin Vekil Gücü Olmaya Son Ver

17 Ekim 2025
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

21. yüzyılda gelişen teknoloji, silah ve mühimmat sistemlerinde de etkili olmuş, buna paralel olarak silahların ve mühimmatların öldürücü etkileri artmıştır. Bu durum, özellikle ülkelerin kara güçlerinin kayıplarının artmasına neden olmuştur.

Gelişen teknoloji nedeniyle insanlar savaşları ve çatışmaları evlerinden izlemeye başlamıştır. Amacı kesin olarak belli olmayan savaşlarda zayiatların artması, özellikle asker ailelerinin ve STK(Sivil Toplum Kuruluşu)’ların tepkilerine neden olmuştur. Bu durum askeri ve sivil otorite üzerinde baskı oluşturmuş, bu nedenle ülkeler karada savaştıracak vekil gücü aramaya başlamışlardır.

Öne çıkan vekil güçler;

-özel askeri güvenlik şirketleri,

-paralı askerler,

-müzahir güçler,

-terör örgütleridir.

ABD Irak'ta Blackwater'ı kullanmıştır ancak beklediği neticeyi alamamıştır. Trilyonlarca dolar harcamıştır. Rusya, Wagner Özel Güvenlik Askeri Şirketi ve paralı askerleri kullanmış, beklediği neticeyi alamamıştır. ABD Suriye'de sözde DEAŞ'a karşı PKK/PYD/YPG’yi kullanmaya başlamış, Türkiye'nin gösterdiği tepki nedeniyle terör örgütü PKK/PYD/YPG'ye isim değiştirerek SDG(Suriye Demokratik Güçleri) ismini vermiştir. Bu gücü eğitip teşkilatlandırıp, silahlandırmış ve kendi hedef ve amaçları için karagücü olarak kullanmaya başlamıştır.

PYD/YPG 2003 yılında terörist başı Abdullah Öcalan'ın talimatıyla kurulmuştur. 2015 yılında SDG ismini almıştır. SDG, Suriye'de yaşayan Kürtlerin yüzde beşini temsil etmesine rağmen toprakların %33’ünü işgal altında tutmaktadır.

PYD/YPG, PKK demektir. Bunun böyle olduğunu ABD de biliyor. Bu terörist yapı talimatları, Kandil'den sözde PKK terör örgütü yönetici kadrosundan alıyor. SDG, Suriye Kürtlerinin haklarını savunmuyor, onları temsil etmiyor. Siyonist İsrail ve ABD'nin talimatlarıyla hareket ediyor, ABD'li siyasi ve askeri yetkililer de PYD/YPG(SDG)nin PKK terör örgütüyle aynı olduğunu biliyorlar. ABD'nin Türkiye Büyükelçisi, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 11 Temmuz 2025 günü ‘SDG dediğiniz YPG'dir. YPG de PKK'nın bir türevidir.’ diye açıklama yapmıştır.

SDG terör örgütü Türkiye sınırında Ayn el-Arab, Haseke dâhil bazı bölgeleri ve petrol, doğalgaz bakımından zengin olan bölgeleri, Suriye'nin hidroelektrik üretiminin hemen hemen tamamını kontrol ediyor. Suriye'nin sulanabilir topraklarının %50’sini, sularının %90’ını kontrol ediyor.

MSB Yaşar Güler, 11 Ekim 2025'te aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:

“Türkiye'nin kararı açık ve nettir. PKK ve iltisaklı tüm gruplar alınan fesih kararı kapsamında derhal tüm terör faaliyetlerine son vermelidir. Başta Suriye olmak üzere farklı isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları bir an önce şartsız şekilde silahlarını teslim etmelidir. Başta PKK/SDG/PYD/YPG olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede kök salmasına, farklı isimler altında faaliyet göstermelerine müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha anımsatmak isterim.” demiştir.

PKK/SDG/YPG/PYD yönetici kadroları, ABD ve Siyonist İsrail'in karagücü olmaktan bir an önce vazgeçiniz. Bunların amaçları karada ‘ABD ve İsrail askeri ölmesin, Kürtler ölsün’ stratejisidir. ABD'nin stratejisi bölgede İsrail'e tehdit olacak devletlerin bölünüp parçalara ayrılmasıdır. Bu da bölgede kan ve gözyaşı demektir. Bölgenin refaha, huzura kavuşması, kan ve gözyaşının son bulması için emperyalist ABD ve Siyonist İsrail bölgeden çekilmelidir.

Terörsüz bölge refaha ve huzura kavuşacaktır. ABD ve Siyonist İsrail kendi amaçları ve çıkarları için ölecek vekil güçler arıyorlar. Emperyalizme oyuncak olmayın.

 

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA