Alper TAN
Tüm YazılarıKüresel düzenin kurucusu ve sahibi olan sömürgeci devletlerin bu güne kadar “demokrasi,” “insan hakları,” “özgürlükler” gibi süslü kavramların arkasına gizledikleri şiddet ve zulme yaslanan gerçek yüzleri artık daha açık ve net görünmeye başladı.
“Uluslararası sistem” adı altında ifade edilen, siyasi, diplomatik, askeri, ekonomik-finansal veya hukuki yapıların hemen hemen tamamı aslında beşli küresel çetenin birer vesayet kurumlarıdır ve bunların diğer alanlarda da altyapıları mevcuttur.
Böyle bir küresel düzenden hak ve adalet, barış ve huzur beklemek lüzumsuz, beyhude bir çaba olmanın ötesinde zaman kaybı ve açık bir aldanmadır.
1.8 Milyar nüfusa erişmiş devasa bir Müslüman kitlenin, gassalın önündeki meyyit gibi örselenmesi, aşağılanması, her gün hakaretlere muhatap olması, talep ve görüşlerine hiç itibar edilmemesi kabul edilemez.
İslam’ı terörle eş tutan, Müslümanları da “gerici teröristler” sayan Haçlı Batı, şimdi işi bir basamak daha yukarı çıkartıp İslam’ın nasıl olması gerektiğini de dikte etme densizliğine kadar vardırdı.
Eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozi, üç eski başbakan ve 300 akademik soytarının kendilerince Kur’an ayetlerini “ayıklama” cüretkarlığına girmeleri başka neyin eseri olabilir..
Dünya tarihinde bu güne kadar hangi devlet, üçüncü bir devletin topraklarından, başka bir devlete başkent bağışlama cömertliğine başvurmuştur? Ama ABD, Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’nın yer aldığı Filistin Devleti’nin öz toprağı olan Kudüs’ü Siyonist İsrail’in başkenti olarak bağışlama cömertliğine tevessül etmektedir. Suriye’de kendi vatanlarından, başka ülkelere sürülen halka, kulaklarını kapatan ve hatta o halkı vatanlarından sürenlere destek olan ABD, söz konusu Siyonistler olunca, “el kesesinden başkent bağışlıyor.”
Görünen o ki 14 Mayıs’ta büyükelçilik ofisini Kudüs’e taşıyan Donald Trump, aslında elçiliğin kapısını açarken muhtemelen Cehennemin kapılarını da araladı.
Bugünden yarına olmasa bile bu hamlenin karşılıksız kalmasını beklemek, olsa olsa tarihi tecrübelerden ders almamış güç sarhoşluğuna kapılan haydut siyasetçilerin cehaleti olabilir.
Artık Saddam Hüseyin’in olmaması, İran’ın ambargolarla izole edilmesi, Mısır’da darbe ile bir kuklayı başa getirmiş olmaları, Suriye’deki savaşın devam ediyor olması ve Lübnan’ı ciddiye almıyor olmaları, Siyonist İsrail ve Haçlı destekçilerini heveslendiriyor ve cesaretlendiriyorsa.. Bu onlar açısından çok yanıltıcı olabilir..
Geçen yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi Mescid-i Aksa ve Kudüs, Müslümanlar için bir imkan meselesi değil, “iman meselesidir.”
15 Temmuz 2016’da yargıdaki ve ordudaki FETÖ-NATO unsurlarını kullanan ABD ve diğer müttefikleri, o gece her şeyi hallettiklerini ve devleti ele geçirdiklerini düşünüyorlardı. Hatta kutlamalara başlamışlardı. Peki ertesi gün neler oldu? 15 Temmuz’da ABD adına ülkeyi işgale kalkışanlar ertesi gün hapse girdiler ve devletten kazındılar.
Siyonistler şunu çok iyi bilirler ki Hz. Musa Firavun’un sarayında yetişmişti. Eğer ABD ve İsrail, Mısır’da destekleyerek başa getirdikleri çağdaş Firavun’a güveniyorlarsa büyük hayal kırıklığına hazır olmalılar.
Nasıl ki 15 Temmuz’un bir de 16 Temmuz’u oldu ise, 14 Mayıs’ın da bir “15 Mayıs’ı elbette vardır..”
Sözün özü şudur: Elbet “Her Firavun’a bir Musa bulunur..”
Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün (SDE) internet sitesi sde.org.tr yaklaşık iki yıllık aradan sonra bugün yani 15 Mayıs 2018’de yeniden yayında..
Hayırlı olsun
15 Mayıs 2018
Alper TAN
Güncel Yazıları
Analiz-الحرب الإسرائيلية الإيرانية وخطيئة إيران
21 Haziran 2025
The Israel-Iran War and Iran’s Guilt
20 Haziran 2025
Analiz-جنگ اسرائیل و ایران و گناه ایران چیست
20 Haziran 2025
Analiz- اسرائیل با دستان خود، نابودیاش را رقم زد ..
28 Mayıs 2025
Israel Has Sealed Its Own Fate
27 Mayıs 2025
İsrail Kendi Elleriyle Sonunu Hazırladı
27 Mayıs 2025
Tehdit Eden Trump Artık Tebrik Ediyor, ABD Zayıflıyor, İsrail Yalnızlaşıyor
17 Mayıs 2025
Analiz-ترکیه، کانون ساختار جدید قدرت جهانی: شکلگیری نظم نوین جهانی از بستر استانبول..
15 Mayıs 2025
Analiz-اﻟﻣرﻛز اﻟﻌﺎﻟﻣﻲ أﺻﺑﺢ اﻵن ﺗرﻛﯾﺎ: "اﻟﻌﺎﻟم اﻟﺟدﯾد" ﯾُؤ ﱠﺳس ﻓﻲ إﺳطﻧﺑول..
15 Mayıs 2025
Küresel Merkez Artık Türkiye: “Yeni Dünya” İstanbul’da Kuruluyor
12 Mayıs 2025
Vefatının 32. Yılında Vizyoner Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ı Hatırlamak
17 Nisan 2025
Batı’ya Güvenip Kendilerine Her Yolu Mübah Görenlere Hesap Zamanı
29 Mart 2025
Analiz- في ضوء التاريخ، كيف ستكون نهاية نتنياهو وإسرائيل؟..
25 Mart 2025
Tarihin Işığında, Netanyahu ve İsrail’in Sonu Nasıl Olacak?
22 Mart 2025
Ortadoğu’ya 6 Köşeli Davut Mührü Değil 8 Köşeli Selçuklu Mührü Vuruluyor
13 Mart 2025