Alper TAN

Tüm Yazıları

ABD Hızla İçine Kapanıyor

31 Ocak 2019
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

ABD Başkanı Trump, 19 Aralık 2018’de sürpriz bir kararla Suriye’deki Amerikan askerlerini hemen çekeceklerini duyurdu. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon “asker çekme” kararına ayak diremeye çalıştı. Savunma Bakanı James Mattis, Trump’a ters düşen konuşmaları ile dikkat çekti. Sonra da istifa edeceğini açıklayınca Trump, Mattis’in bir an evvel istifa etmesini istedi ve öyle de oldu.

Şimdi ABD Suriye’den çekiliyor. Her ne kadar zamana yaysa “ABD, taşeronu PKK/YPG’yi sattı” görüntüsü vermemek için taktik manevralar yapsa da bu esas gerçeği değiştirmiyor. Artık ABD Suriye’de barınamayacak.

“ABD, Suriye’deki askeri varlığını Irak’a çekiyor. Gerektiğinde buradan Suriye’ye yine müdahale edecek” söylemleri var. Ama ABD’nin Irak’ta ne kadar kalabileceğini de düşünmek gerekir. Irak’ta ne kadar kalabileceğini anlamak için Afganistan’a bakalım.

ABD ve Taliban, uzunca süredir gizli/açık ikili görüşmelerle Afganistan’ın geleceğini müzakere ediyorlardı. Görüşmelerin bir kısmı Katar’ın Başkenti Doha da yapıldı.

26 Ocak 2019’da Taliban, ABD ile görüşmelerin detaylarını açıkladı. Taliban kaynakları tarafından Katar'ın başkenti Doha'da ABD temsilcisi Zalmay Halilzad öncülüğündeki heyet ile 6 gündür devam eden görüşmelerin sona erdiği duyuruldu ve Taliban'ın resmi internet sitesi üzerinden görüşmelerle ilgili bir açıklama yayınlandı.

Yayınlanan açıklama şöyleydi:

"Katar'ın başkenti Doha'da aralıksız altı gündür İslam Emirliği ve Birleşik Devletler arasında devam eden görüşmeler bugün sonra erdi. Gündemle uyum içerisinde, görüşmelerin bu turu yabancı güçlerin Afganistan'dan çekilmesi çerçevesinde devam etti ve diğer hayati meselelerde ilerleme kaydedildi, ancak meseleler kritik bir tabiata sahip olduğundan ve kapsamlı tartışmalar gerektirdiğinden, çözüme kavuşturulmamış konular hakkında uygun ve etkili bir çözüm bulmak için benzeri ileri tarihli görüşmelerin gerçekleştirilmesine, toplantıların detaylarının liderlerle paylaşılmasına ve onların görüşünün alınmasına karar verildi.”

“Konuşmalar esnasında İslam Emirliği'nin politikası çok netti. Yabancı güçlerin Afganistan'dan çekilmesi meselesi üzerinde karar verilene kadar, diğer konularda ilerleme sağlanması imkansızdır.”

“Görüşmelerin ardından İslam Emirliği heyeti, kolaylaştırıcı rolleri nedeniyle Katar'a teşekkür etti. Bazı medya organları tarafından bir ateşkes anlaşmasına ve Kabil yönetimiyle görüşmeler yapılacağına dair haberler gerçeği yansıtmıyor."

Hatırlayalım.. ABD ve müttefikleri 2001’de Afganistan’ı niçin işgal etmişlerdi? Afganistan’da Taliban yönetimi hakimdi ve Afganistan merkezli El Kaide 11 Eylül 2001’de New York’taki İkiz Kuleleri uçaklarla berhava etmişlerdi.. ABD ve müttefikleri bu “gerici teröristleri” cezalandırmak Afganları “terör ve geri kalmışlıktan kurtarıp” oraya “özgürlük ve demokrasi getirmek”  için Afganistan’a girmişlerdi..

Peki sonunda ne oldu? ABD, milyonlarca Afgan’ı katledip ülkeyi baştan aşağı yakıp yıktıktan sonra, o “terörist” dediği Taliban’la resmen masaya oturdu ve şimdi Afganistan’ı Taliban’a teslim edip oradan da kaçacak..

İran’ı “şeytan” ve “düşman” olarak gören ve her fırsatta cezalandırmaya kalkışan ABD, Irak’taki askerlerini çekerken de resmen olmasa bile fiilen ülkeyi İran yanlısı bir yönetime teslim etmemiş miydi?

Yani Afganistan ve Irak’ta bütün iddia ve tezlerine ters düşen ABD Suriye’den de kaçıyor. Suriye’deki IŞİD’i bitirdiklerini açıkladılar. Böyle olup olmadığını zaman gösterecek.

Asya ve Ortadoğu’da bunlar olurken Güney Amerika’da Venezüella üzerinden yeni bir tartışma ateşlendi. Ateşleyen yine ABD..

ABD, Venezüella’nın seçilmiş devlet başkanı Maduro’yu tanımadığını, onun yerine kaşını gözünü ve ABD ile işbirlikçiliğini çok beğendiği muhalefetin tartışmalı adamını tanıdığını açıkladı. Yani “demokrasinin timsali” ABD, Venezüella halkının yerine kendini koyup ülkeye lider seçiyor. ABD geçen yıl “gayet demokratik(!)” bir kararla, İsrail’e de Kudüs’ü başkent olarak hediye etmişti..!

Dünya Venezüella’yı konuşurken ABD, Taliban’a boyun bükmüş oldu. Bu çok önemli bir gelişme. Süper güç yenildi, yeniliyor, kaybediyor. Üstelik “terör örgütü” dediklerine yeniliyor. Venezüella’nın seçilmiş liderini tanımadığını söyleyen ABD, “terör örgütü” dediği Taliban’ı “tanıyor” ve onu muhatap alarak mecburen Afganistan’ı onlara teslim ediyor.

Bu ne demektir? Bu, ABD’nin yani “süper gücün,”süper bitişidir.” Örgütler karşısında diz çökmesidir.

ABD hezimeti kapatmak yani Afganistan, Irak ve Suriye’de içine düştüğü acziyeti örtmek, perdelemek için Venezüella’yı kullanıyor. Suriye'den asker çektiğini de unutturmaya çalışıyor.

Venezüella’da ABD başarısının kriteri Maduro’yu devirmek olamaz. ABD, Maduro’yu devirse de deviremese de bütün dünyanın nefretini kazanarak içine kapanıyor. Dünya da bu kadar büyük kitlelerin nefretini üzerinde toplamış bir devlet ne kadar güçlü silaha, ekonomiye ve teknolojiye sahip olursa olsun bu gücünü bu şartlarda sürdüremez. Washington ardı ardına kaybediyor.

ABD’nin zevali başlamıştır.

Alper TAN

31.01.2019

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA