Mithat IŞIK
Tüm YazılarıTürkiye bulunduğu stratejik konum itibariyle hem fırsatlarla hem risklerle hem de tehditlerle karşı karşıyadır. Küresel dönüşümler Türkiye’nin bu konumunu değiştirmemiştir.
Örtülü istila ve psikolojik savaşın hedefi Türkiye Cumhuriyeti devletinin bekasıdır. Savaşta amaç hasmın iradesini karşıt güç olmaktan ve etkili bir engel oluşturmaktan çıkarmak, uyumlu ve bağımlı kılmak veya yok etmektir. Hasmın iradesini etkisiz hale getirmek için askeri güçlerle çarpışıp kırmak şart değildir. Ayrıştırmak, yanıltmak, eritmek, çürütmek suretiyle tahrip etmek mümkündür. Böyle bir yöntem kuvvetlerimizi çatışmanın vereceği hasar ve kayıplardan koruyacaktır. Hedef ve amaca ulaşmada en az riskli ve en emniyetli, en kazançlı yol olacaktır. Örtülü savaşın amacı hasmın fiziki gücünü ve bu gücü yaratan kaynakları tahrip etmekten çok bu gücünü amaç ve emellerinize kullanılmasını sağlamaktır. Bunun için de hasmın iradesi ve bu iradenin merkez niteliğini taşıyan dimağının hedef seçilmesi esastır. Örtülü savaşı düşmana karşı bir manada kitlevi bir hipnotizma ameliyesi olarak görmek de mümkündür. Saldırgan emelleri taşıyan düşman hedef ülkeye karşı yönelttiği örtülü savaşla onu yanıltmaya, aldatmaya, uyuşturmaya çalışır. Uyanıp tedbir almasını önleyecek uyuşturma ve zehirleme faaliyetlerini sürdürür. Örtülü savaşın hedefi düşmanın dimağıdır. Hedef seçilen ülkeye karşı hiçbir düşmanca emeller beslenmediği ısrarla tekrar edilir. Dostluk gösterileriyle niyetlerini samimi olduğuna inandırmak isterler. Barışçıl dostluk ve iş birliği şartları sık sık tekrarlanır. Böylece hedef seçilen ülkenin savunma hazırlık ve uyanıklığı bozulmaya çalışılır. Akla değil duygulara hitap edilir. Örtülü savaşta hedef ülkede hırs, haset, kin ve nefret gibi duygular tahrik edilir. Kurulu her türlü düzen, nizam, otorite ve geçerli her değer yıpratılmaya değersiz kılınmaya çalışılır. Böylece toplum kendi devletine ve milletine karşı yıkıcı bir tavra, itaatsizliğe, umursamazlığı düşürülür. Bu kırgın, kızgın ve şaşkın insanlar kendi milletine, devletlerine ve kültürlerine yabancılaştıkları, küstükleri ölçüde düşmanın emellerinin ve menfaatlerinin aleti olurlar. Düşmanın ülke içinde sözcüsü ve gözcüsü haline gelirler. Böyle bir toplumun düşmanın iradesine karşı direnmesi beklenemez.
Milli birlik ve dayanışmasını kaybetmiş, kamu düzeni bozulmuş bölünmelerle, sabotajlarla ekonomik düzeni, iç güvenliği zaafa uğramış yurt bütünlüğünü koruyacak güç ve iradesi yıpranmış dağılmış bir ülkenin işgal ve ilhakı, genel politik oluşumunun müsait olduğu bir dönemde askeri bir harekata gerek duyulmadan gerçekleştirilebilir. Hatta mağluplar kendi yenilgilerini çöküntülere felaketlerini bayram olarak kutlamaya zorlanabilirler. Ülke olarak uyanık olmak durumundayız ve buna mecburuz unutmayalım ki ülkemiz de örtülü savaşın hedefidir.
Örtülü savaş kesintisizdir, süreklilik gösterir barışı yoktur. Örtülü savaşta silahlı kuvvetlerin meydan savaşı yapmasına gerek yoktur. Örtülü savaşta amaç hedef seçilen ülkeyi savaşmadan işgal etmektir. Örtülü savaş tarihin her döneminde var olmuştur. Günümüzde de varlığını etkili bir şekilde sürdürmektedir. Gelişen Türk savunma sanayi örtülü savaşın öncelikli hedefi haline gelmiştir. Her kademedeki yetkililer dikkatli ve uyanık olmalıdır.
Güncel Yazıları
Yeni Savaş Bölgesi Asya Pasifik mi Olacak?
17 Nisan 2025
Rum Kesiminde Yeni Bir Örgüt Kuruldu
07 Nisan 2025
Putin ve Trump Satranç Masasında
25 Mart 2025
Orta Doğu'da Sorunlar
20 Mart 2025
Nükleer Savaşa Doğru
13 Mart 2025
Avrupa Artık Yalnız
06 Mart 2025
Siperlerde Paralı Askerler
25 Şubat 2025
Suriye Modern Ordusunu Oluşturmalıdır
17 Şubat 2025
Gazze Direnişi
07 Şubat 2025
Trump Kime Meydan Okuyor?
28 Ocak 2025
Hamaney ve İran
21 Ocak 2025
Mavi Vatan 2025 Tatbikatı
14 Ocak 2025
Trump ve 2025
10 Ocak 2025
Terör ve ABD
06 Ocak 2025
Kanlı Noel 21 Aralık 1963
25 Aralık 2024