Kaos İhtimali: Hindistan’ın Nüfus Sayımında Kast Tartışması

Hindistan'da yıllardır yasaklı olan kast sistemi, hükümetin yeni kast sayımı planıyla tekrar tartışma konusu oldu. Uzun süredir ertelenen kast sayımı kararı, toplumsal eşitsizlikler ve siyasi çıkarlar ekseninde tartışmaları yeniden alevlendirdi. Uzmanlar, sayımın adalet sağlayabileceğini söylerken, karşıtlar toplumsal bölünmelerin derinleşmesinden endişe ediyor.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Hindistan’da binlerce yıllık geçmişe sahip kast sistemi, yasaklanmış olmasına rağmen milyonlarca insanın yaşamını şekillendirmeye devam ediyor. Sosyal çevreden eğitim ve iş fırsatlarına, evlilikten günlük yaşam pratiklerine kadar pek çok alanda etkisini sürdüren bu hiyerarşik yapı, ayrımcılık eleştirilerine rağmen hâlâ güçlü.

CNN’in haberine göre, 950 yılında anayasa ile yasaklanan kast ayrımcılığına rağmen, Başbakan Narendra Modi liderliğindeki hükümetin kast sayımını gündeme taşıması kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı. Hükümet, Nisan ayında yaptığı açıklamada kast verilerinin toplanmasının, toplumsal yapının siyasi baskılardan korunması, ekonomik ve sosyal kalkınmanın desteklenmesi ve Hindistan’ın gelişiminin istikrarlı biçimde sürdürülmesi amacıyla planlandığını duyurdu.

Ancak sayımın nasıl yapılacağına veya ne zaman gerçekleştirileceğine dair resmi bir takvim ya da yöntem henüz paylaşılmadı. 2021 yılında yapılması planlanan nüfus sayımı, pandemi ve diğer sebeplerle defalarca ertelendi. Yeni duyuru ise, kast sayımının sosyal eşitlik mi getireceği yoksa toplumsal ayrımları daha da derinleştirip derinleştirmeyeceği yönündeki tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Hindistan Nüfus Vakfı İcra Direktörü Poonam Muttreja, kast sayımının devletin “yapısal eşitsizliklerle yüzleşmesini zorunlu kılacağını” savunarak, bu durumun teklifin neden bu denli tartışmalı olduğunu gösterdiğini ifade etti. Muttreja, son yüzyılda kast verilerinin eksikliği nedeniyle sosyal adalet politikalarının veri temelli değil, varsayımlara dayalı geliştirildiğine dikkat çekerek, “Bu nedenle yapılacak bir sonraki sayım tarihi nitelik taşıyor” dedi.

Kast nedir

Hindistan’ın köklü kast sistemi, insanları doğdukları aileye göre meslek, yaşam tarzı ve evlilik gibi konularda hiyerarşik bir yapıya yerleştiriyor. Hindu kutsal metinlerine dayanan bu sistem, sadece Hindularla sınırlı kalmayıp Müslümanlar, Hristiyanlar ve diğer din mensuplarını da etkiliyor. En üstte Brahminler yer alırken, en altta Dalitler (eski adıyla "dokunulmazlar") bulunuyor.

Hindistan’da ana hatlarıyla 4 ana varna (kast) ve bir kast dışı grup vardır:

Varna (Sınıf)

Görev / Toplumdaki Rol

Brahminler

Din adamları, alimler

Kşatriyalar

Askerler, yöneticiler

Vaişyalar

Tüccarlar, çiftçiler, zanaatkârlar

Sudralar

Hizmetliler, işçiler

Dalitler (Dokunulmazlar)

Kast dışı, geleneksel olarak "kirli" işlerde çalıştırılanlar

 

1947’de bağımsızlığını kazanan Hindistan, anayasada köklü reformlarla kast ayrımcılığını yasakladı. “Dokunulmazlık” kaldırıldı, dezavantajlı gruplar için kamu kurumlarında kontenjanlar ayrıldı ve kast temelli ayrımcılıkla mücadele edildi. Kast sayımı da durdurularak, ayrımların zamanla ortadan kalkacağı umuldu.

Ancak bu beklentiler gerçekleşmedi. Araştırmalar, kastlar arası gelir, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimde büyük farklar olduğunu ortaya koyuyor. Evliliklerin sadece %5’i kastlar arasında gerçekleşirken, en alt kastlardaki bireyler hâlâ ciddi sosyal ve ekonomik dezavantajlarla karşı karşıya.

Hindistan demografik yapısı; Üst Kastlar (Brahminler, Kşatriyalar ve bazı Vaişyalar) %20-25, Sudralar % 40-45, Adivasiler %8-9, Dalitler % 16-17 olarak tahmin ediliyor.

Bu eşitsizlikler, kast sayımı talebini artırdı. Pek çok kişi, veriye dayalı politikalarla kaynakların daha adil dağıtılabileceğini savunuyor. Bihar gibi bazı eyaletler kendi kast araştırmalarını başlatırken, bu adımlar merkezi hükümet üzerindeki baskıyı artırıyor.

Neden şimdi?

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, daha önce halkı kastlara göre sınıflandırmaya karşı çıkarken, 2024 genel seçimlerinde BJP’nin parlamentodaki çoğunluğu kaybetmesi sonrası kast sayımı kararı aldı. Muhalefet bu değişikliği yaklaşan eyalet seçimleri öncesi siyasi bir hamle olarak değerlendiriyor. Tamil Nadu Eyalet Başbakanı M. K. Stalin, kararın zamanlamasının “tamamen siyasi çıkar” taşıdığını savundu.

2023’te Bihar’da yapılan eyalet araştırması, dezavantajlı kastların sayıca tahmin edilenden fazla olduğunu göstererek, olumlu ayrımcılık kotalarının artırılması taleplerini beraberinde getirmişti.

Kast sayımı kararını memnuniyetle karşılayan ana muhalefet partisi Kongre Partisi, daha önce 2011’de bir araştırma yapmış, ancak sonuçları kamuoyuyla paylaşmamıştı. BJP ise Kongre’yi konuyu siyasi kazanç için kullanmakla suçladı. Uzmanlara göre asıl tartışma, verilerin nasıl toplanacağından çok, elde edilen bilgilerin politika yapımında nasıl kullanılacağı üzerine yoğunlaşacak.

Kast Sayımı Tartışmaları: Bölünme mi, Adalet mi?

Hindistan'da planlanan kast sayımı, ülke genelinde yoğun tartışmalara yol açtı. Destekleyenler, bunun uzun süredir ertelenmiş bir adım olduğunu ve sosyal yardımların adil dağılımı için gerekli olduğunu savunurken; karşı çıkanlar, bu sürecin toplumu daha da bölebileceği görüşünde.

Kast ayrımcılığı zaten günlük yaşamın bir parçası olduğunu ve bunu belgelemenin toplumun zararına değil, faydasına olabileceğini savunan uzmanlar, kast sayımı ile ülke içinde güç ve ayrıcalık dengelerinin nasıl değiştiğinin ortaya konabileceğini değerlendiriyorlar. Sayımı savunanlar yapılacak sayımın eğitim, sağlık ve istihdam alanlarında kaynakların daha adil dağıtılmasını sağlayacağını iddia ediyorlar.  

Ancak sayım sonucunda dezavantajlı kastların sayısının artması, olumlu ayrımcılık kotalarının genişletilmesini gündeme getirebilir. Bu da ayrıcalıklı kastlar arasında huzursuzluk yaratabilir. Geçmişte bu tür politikalar şiddetli protestolara neden olmuştu.

Eleştirmenler, kast yerine sosyoekonomik kriterlere dayalı politikaların daha kapsayıcı olacağını savunuyor.

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA