Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD’nin Karayipler’de benzeri görülmemiş bir askeri yığınak yaptığını iddia ederek, bu hareketliliğin Ortadoğu ve Asya’daki askeri çekilmelerle eş zamanlı olarak dikkatleri başka yöne çekme amacı taşıdığını öne sürdü. Maduro, “Bizi hedef alan bin 200 füze bulunuyor” diyerek, ABD’nin Venezuela’ya yönelik olası bir rejim değişikliği operasyonuna hazırlandığını savundu.
Rusya’nın RT kanalına konuşan Maduro, ABD’nin Venezuela’ya yakın sularda 8 savaş gemisi ve nükleer denizaltılar konuşlandırdığını belirtti. Maduro, “Karayipler’de daha önce görülmemiş bir askeri hareketlilik var. Pentagon’un başındaki isim Porto Riko’ya geldi ve Porto Riko Valisi, bölgede Venezuela’ya yönelik bir askeri üssün bulunduğunu doğruladı. Porto Riko bu plana dahil edildi” ifadeleriyle, ABD’nin Karayipler’deki varlığını artırarak küresel gündemi manipüle etmeye çalıştığını iddia etti.
ABD Savunma Bakanı’ndan Sert Açıklama
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Karayipler’deki askeri hareketliliğe ilişkin yaptığı açıklamada, “Karayipler’e eğitime değil, cephe hattına gidiyoruz” dedi. Hegseth, Venezuela’da rejim değişikliği operasyonuna hazır olduklarını da vurgulayarak, bölgedeki askeri varlığın stratejik bir hazırlık olduğunu ima etti. Bu açıklama, Maduro’nun iddialarını destekler nitelikte yorumlanırken, ABD’nin Venezuela’ya yönelik olası bir müdahale planına dair tansiyonu yükseltti.
Maduro, ABD’nin Ortadoğu ve Asya’daki askeri varlığını azaltırken, Latin Amerika’da yeni bir gerilim alanı oluşturarak siyasi ve ekonomik hegemonyasını sürdürme peşinde olduğunu savundu. “Çok kutuplu bir dünya gerçeği oluşmuş durumda. ABD’nin savaş planları artık işlemez” diyerek, Washington’un Venezuela’nın petrol ve altın kaynaklarına göz diktiğini öne sürdü.
Maduro, Papa Franciscus ile iki yıl önce yaptığı bir görüşmeyi hatırlatarak, Papa’nın “Üçüncü dünya savaşı çoktan başladı” dediğini aktardı. Maduro, bu görüşe katıldığını ifade ederek, ABD’nin Güney Amerika’yı bir savaş senaryosuna sürüklemeye çalıştığını iddia etti. Ayrıca, dünya genelindeki uyuşturucu trafiğinin ABD tarafından yönetildiğini ve gerçek mafya ile kartellerin ABD’de bulunduğunu öne sürdü.
Karayipler’deki Askeri Hareketlilik
ABD Başkanı Donald Trump, daha önce Latin Amerika kökenli uyuşturucu kartelleriyle mücadele gerekçesiyle ordunun bölgede daha etkin kullanılması talimatını vermişti. Bu çerçevede, ağustos ayı sonlarında Venezuela kıyılarına USS Gravely, USS Jason Dunham ve USS Sampson adlı savaş gemileri gönderilmişti. Hegseth’in “cephe hattı” açıklaması, bu gemilerin bölgedeki varlığının yalnızca uyuşturucuyla mücadeleyle sınırlı olmadığını düşündürüyor.
Maduro, bu hamlelere karşılık Venezuela’da 4,5 milyon milis gücünü seferber ettiğini ve “herhangi bir saldırıyı püskürtmeye hazır olduklarını” duyurdu. Maduro’nun açıklamaları, ABD’nin Karayipler’deki askeri hareketliliğinin, Ortadoğu ve Asya’dan asker çekme süreçleriyle eş zamanlı olarak gündemi değiştirme çabası olarak yorumlanıyor.
Hegseth’in sert açıklamaları, ABD’nin Venezuela’ya yönelik daha agresif bir tutum sergileyebileceğine işaret ediyor. Maduro’nun iddiaları, ABD’nin Ortadoğu ve Asya’daki stratejik geri çekilmelerinin, Latin Amerika’da yeni bir gerilim alanı yaratma çabasıyla örtüştüğü şeklinde yorumlanıyor.
Diğer İçerikler