Türkiye, Afrika kıtasındaki etkinliğini güney bölgelere taşıyarak Zambiya ile çok yönlü bir ortaklık kuruyor. 2011’de Lusaka Büyükelçiliği’nin açılmasıyla ivme kazanan ilişkiler; eğitim, enerji, tarım, sağlık, kültür ve yatırım gibi alanlarda her geçen gün derinleşiyor.
Türkiye Cumhuriyeti Lusaka Büyükelçisi Hüseyin Barbaros Dicle, verdiği röportajda şu başlıkları vurguladı:
Eğitimde İşbirliği: Maarif Vakfı Okulu’nun açılması, Türkiye’nin kültürel etkisini artırdı. Eğitim yoluyla halklar arası bağlar kuvvetleniyor.
Enerji Yatırımı: Zambiya’nın ilk batarya depolamalı güneş enerjisi santrali, Türk firması YEO’nun katkısıyla inşa ediliyor.
Diplomatik Rol: Türkiye, Afrika’da sömürgeci geçmişe sahip olmamasının sağladığı avantajla, "kazan-kazan" temelli iş birlikleri geliştiriyor.
Ekonomik ve Bölgesel Açılım: Zambiya’nın üyesi olduğu COMESA ve SADC gibi bölgesel birlikler aracılığıyla Türkiye, bölgesel pazarlara da erişim sağlıyor.
Yatırım Alanları: Madencilik, tekstil, inşaat, çimento ve tarım Türkiye için yüksek potansiyel taşıyor. Zambiya’nın doğal kaynakları, turizm alanı ve stratejik konumu öne çıkıyor.
Türkiye’nin Afrika Politikası
Büyükelçi Dicle, Türkiye’nin Afrika’daki yaklaşımını “gizli gündemsiz, güvenilir ve sorumlu bir ortaklık” olarak tanımlarken, bölge halklarının bu yaklaşımı olumlu karşıladığını belirtti. Türkiye’nin Afrika’ya sunduğu teknoloji transferi, kalkınma ortaklığı ve eğitim yatırımları, kıtada etkili bir model oluşturuyor.
Türkiye Cumhuriyeti Lusaka Büyükelçisi Hüseyin Barbaros Dicle, The Wall Africa Journal Türk adına Ayşegül Demircan’a verdiği röportajda, Türkiye-Zambiya ilişkilerinin çok boyutlu yapısını kapsamlı biçimde değerlendirdi.
Diğer İçerikler
