Başkanlık görevine başladıktan sonra Donald Trump’ın 2025 yılı gümrük tarifeleri politikası inişli çıkışlı seyir izledi. Çin, Avrupa Birliği, Kanada ve Meksika’yı hedef alan yüksek oranlı tarifelerle başladığı, ülkelerle pazarlık ettikçe geri adım attığı, muafiyetler tanıdığı ama kritik ürün gruplarında sert kaldığı, iş dünyası ve yatırımcılar için devam eden bir belirsizlik yaratan bir politikayı hayata geçirdiği görüldü.
-Çin'e yönelik tarifeler, Şubat ile Nisan arasında %145’e kadar yükseldi ancak müzakereler sonucunda 14 Mayıs–12 Ağustos tarihinde %30’a indirildi.
-Avrupa Birliği'ne uygulanan tarifeler, başlangıçta %20 civarındaydı. Ancak görüşmelerde 8 Temmuz’a kadar geçerli olmak üzere %10 indirim yapıldı. Trump, indirim süreci boyunca ek %50 tehditleri savurdu, bu da müzakerelerin canlı tutulmasına neden oldu.
-Kanada ve Meksika için uygulanan %25’lik gümrük tarifesi devam etti. USMCA ülkelerine yönelik bazı sektörlere muafiyet tanındı.
-Çelik ve alüminyum ürünlerine getirilen vergiler, mart ayında %25 iken 4 Haziran 2025 itibarıyla %50'ye yükseltildi.
-Ayrıca tüm ülkelere yönelik %10'luk evrensel bir tarife uygulanmaya başlatıldı.
Trump yönetiminin gümrük tarifeleri, yalnızca ticari değil jeopolitik sonuçlar da hedefliyor. ABD için stratejik sektörlerin korunması ve ithalat bağımlılığının azaltılması hedeflenirken, bu politikanın küresel ekonomik dengelere ciddi etkide bulunması bekleniyor. ABD iç kamuoyunda bu adımlar üretici çevrelerde destek görürken, tüketici fiyatlarını artırabileceği ve uluslararası ilişkilerde gerilimi artırabileceği endişesini de beraberinde getiriyor.
Diğer İçerikler