Cezayir Dışişleri Bakanlığı, Çarşamba günü Fransa Büyükelçiliği’nin vize prosedürleriyle ilgili yayımladığı açıklamayı protesto etmek için Fransa’nın maslahatgüzarını çağırdığını duyurdu.
Bu adım, Fransa Büyükelçiliği’nin Salı günü yaptığı ve Eylül ayından itibaren Cezayir’deki diplomatik ve konsolosluk personelinin üçte bir oranında azaltılacağını bildiren açıklamanın ardından geldi. Büyükelçilik, bu kararın Cezayir’in yeni personele vize vermeyi reddetmesinden kaynaklandığını belirtti.
Büyükelçilik ayrıca, alınan önlemin randevu sayısını azaltacağını ve vize işlemlerini yavaşlatacağını uyardı.
Diplomatik Krizin Kökenleri
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Temmuz 2024'te Batı Sahra üzerindeki "Fas egemenliğini" tanıması, mevcut krizin tetikleyicisi oldu.
Bu karar, Fransa'nın şimdiye kadar BM ile aynı çizgide olan ve burayı statüsü tanımlanmamış bir bölge olarak gören geleneksel tutumundan bir kopuşu işaret ediyor.
Bu karar, Cezayir tarafından Fransa'nın tarihi bir ihaneti olarak algılanıyor.
Ardından, Fransa'nın topraklarından sınır dışı etmek istediği Cezayirlilerin listesinin Cezayir tarafından reddedilmesinden kaynaklanan göçmenlik konusundaki restleşme.
Ayrıca, Fransız-Cezayirli yazar Boualem Sansal'ın Kasım 2024 ortasından beri Cezayir'de tutuklu bulunması Paris tarafından keyfi olarak değerlendiriliyor.
Son olarak, her zaman açık bir yara olan hafıza meselesi var. Cezayir, Fransız sömürgeciliğinin yol açtığı, kitlesel sürgünlerle sosyo-ekonomik yapıların yıkılması ve kanlı bir bağımsızlık savaşı (1954-1962) öncesinde birçok isyanın acımasızca bastırılması gibi zararların tazmin edilmemesini kınamaya devam ediyor. Cezayir'e göre bu savaşta 1,5 milyon Cezayirli, Fransız tarihçilere göre ise 400.000'i Cezayirli olmak üzere 500.000 kişi öldü.
Diğer İçerikler