ABD Başkanı Donald Trump, 1 Ağustos’ta yaptığı açıklamalarda Ukrayna’daki savaşla ilgili tutumunu yeniden değerlendirdi. Daha önce birçok kez "bir günde bitiririm" dediği savaşla ilgili olarak, Rusya’ya tanıdığı 50 günlük sürenin artık 10 güne indirildiğini söyledi. 8 Ağustos’a kadar barış yönünde somut bir ilerleme kaydedilmemesi durumunda yeni ve sert yaptırımların devreye gireceğini belirtti.
Trump, özellikle Ukrayna’nın başkenti Kyiv’e düzenlenen ve 31 sivilin hayatını kaybettiği son saldırıyı “iğrenç” olarak nitelendirdi. Aralarında çocukların da bulunduğu sivil kayıpların artması üzerine, Rusya’ya yönelik daha sert mesajlar verdi. Saldırının hemen ardından yaptığı açıklamada, “Bu saldırılar sadece vahşi değil, aynı zamanda uluslararası hukukun açık ihlalidir” dedi.
Medvedev’in Nükleer Tehdidine Karşı Nükleer Denizaltı Hamlesi
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev'in Trump’a yönelik "Dead Hand" (ölü el) sistemiyle ima ettiği nükleer tehdit sonrası, ABD Başkanı dikkat çeken bir askeri adım attı. İki nükleer denizaltının Rusya’ya yakın bölgelerde konuşlandırıldığını açıklayan Trump, “Sözlerin sonucu olur, biz hazırız” ifadelerini kullandı.
Trump bu adımı savunurken, bunun savaş hazırlığı değil, “stratejik caydırıcılık” amacı taşıdığını belirtti. Ancak güvenlik uzmanları, bu hamlenin uluslararası tansiyonu artırabileceğine dikkat çekiyor.
Putin’in Cevabı: “Pozisyonumuz Değişmedi”
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Trump’ın açıklamalarına temkinli ama kararlı bir dille yanıt verdi. Barış görüşmelerine açık olduklarını yineleyen Putin, Rusya’nın pozisyonunda bir değişiklik olmadığını ve Ukrayna’daki güvenlik çıkarlarını göz ardı etmeyeceklerini söyledi.
Kremlin kaynakları, mevcut şartlarda bir barış anlaşmasının mümkün olmadığını; Kiev yönetiminin de buna hazır olmadığını öne sürdü.
Zelenskiy: “Artık Liderler Düzeyinde Görüşelim”
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ise Trump ve Putin’e doğrudan çağrıda bulundu. Savaşın teknik görüşmelerle sona ermeyeceğini belirten Zelenskiy, “Kararlar liderler tarafından veriliyor. Barış için masaya oturmanın zamanı geldi” dedi. Bu açıklama, özellikle Avrupa Birliği başkentlerinde olumlu karşılandı.
Diğer İçerikler