Soykırımcı İsrail’in Filistin’deki ablukasını yıkmak için Gazze’ye doğru hareket eden Küresel Sumud Filosu sosyal medya hesabından 120 deniz mili sınırına yaklaştığını duyurdu.
Bu sınır daha önce “mavi marmara” saldırısının gerçekleştiği bölgede yer alıyor.
Paylaşımda, “Filo’ya saldırı Filistin’e saldırıdır. Güvenli geçiş talep ediyoruz” denildi.
Açıklamada, “kimliği belirsiz” gemilerin filodaki bazı teknelere yaklaştığı, bazılarının ışıklarını kapattığı ve herhangi bir müdahaleye hazırlık olarak güvenlik protokollerinin uygulandığı belirtildi.
“Yüksek alarmdayız. Filo üzerindeki İHA hareketliliği artıyor. Birkaç rapor, önümüzdeki saatlerde farklı senaryoların ortaya çıkacağına işaret ediyor. Daha önceki filoların saldırıya uğradığı ve/veya durdurulduğu bölge. Tetikte olun.”
Filo sözcülerinden Wael Naouar, “Gemilerimizin üzerindeki drone sayısı iki katına çıktı ve internet ve radyo yayınları normalden daha fazla engelleniyor. İster bu gece ister yarın olsun, hepimiz müdahale anına hazırız.”
Filodaki Adagio gemisinde bulunan Türk aktivist Muhammed Salih, “Bu akşam veya yarın gece bir İsrail müdahalesi veya saldırısı bekliyorduk. Büyük olasılıkla bu gece gerçekleşecek. Yüksek alarmdayız. Herkes can yeleklerini giydi ve güvertede hazır bekliyor.”
İtalya Başbakanı Meloni “Gazze yardım filosu artık durmalı”
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Gazze'ye doğru ilerleyen Küresel Sumud Filosu'na ilişkin açıklama yaptı: “Gazze yardım filosu artık durmalı. Başka türlüsü barışın önünde engel teşkil etme riski taşıyor.”
Meloni, yazılı açıklamasında, ABD Başkanı Trump'ın dün açıkladığı 20 maddelik plana işaretle şu ifadeleri kullandı: “ABD Başkanı Trump'ın önerdiği Orta Doğu barış planıyla birlikte, savaşı ve Filistinli sivillerin çektiği acıları sona erdirecek ve bölgeyi istikrara kavuşturacak bir anlaşma için nihayet umut doğdu. Bu umut, pek çok kişinin bozmaktan memnuniyet duyacağı kırılgan bir dengeye dayanmaktadır. Filonun, İsrail deniz ablukasını delme girişiminin buna bir bahane olabileceğinden korkuyorum. Bu nedenle, filonun şimdi durması ve yardımların güvenli bir şekilde ulaştırılması için sunulan çeşitli önerilerden birini kabul etmesi gerektiğine inanıyorum. Bunun dışındaki her tercih, barışın engellenmesi, çatışmanın körüklenmesi ve böylece esasen rahatlatılmak istendiği söylenen Gazze halkına zarar vermek için bir bahane haline gelme riskini taşıyor. Şimdi ciddiyet ve sorumluluk zamanı.”
İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani LA7 kanalında katıldığı bir yayında Sumud Filosu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. “İsrail Dışişleri Bakanı'ndan şiddete başvurmamalarını istedim. O da şiddet olmayacağını söyledi. İsrail'in deniz ablukasının ihlal edilmesine izin vermeyeceği aşikar. Filoyu ablukayı kırma girişiminde bulunmaması konusunda uyardık. Ne olacağını bilmiyoruz.
Donanmamız da ablukanın kırılması durumunda, filoya eşlik edemeyecek, çünkü çatışma ihtimali yok. Ayrıca kendi denizcilerimizin (askerlerimizin) güvenliğini de garanti altına almalıyız.”
Küresel Sumud Filosu'ndan konu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada İtalya Dışileri Bakanlığının, “Küresel Sumud Filosu'nu takip eden deniz firkateyninin yakında bir telsiz çağrısı yapacağını ve katılımcılara kritik bölgeye varmadan önce gemiyi terk etme ve karaya dönme fırsatı sunacağını” bildirdiği aktarılırken, “Şunu kesin olarak ifade edelim, bu koruma değil. Bu sabotajdır. Bu, hükümetlerin kendilerinin üstlenemediği barışçıl insani bir misyona moral bozmak ve parçalamak için yapılan bir girişimdir, üstelik sessizlikleri ve ortaklıkları bu noktaya gelinmesine yol açmıştır. Bu, diplomasi kılıfına bürünmüş bir korkaklıktır. İtalya gerçekten yaşamları korumak isteseydi, İsrail'in yardımcısı gibi hareket etmez ve sivillere geri çekilmeleri için baskı yapmazdı. Deniz filosunu, barışçıl gönüllülerin Gazze'ye güvenli geçişini sağlamak, uluslararası hukuku uygulamak ve hayat kurtaran yardımları ulaştırmak için kullanırdı. Bunun altına imza atmak bile ortaklıktır” denildi.
“İtalyan donanması bu misyonu engelleyemez. Ablukayı kırma talebi geri çekilemez ve ahlaki sorumluluğumuz denize atılamaz. Katettiğimiz her deniz mili, karşılaştığımız her tehdit, hükümetlerin yapamadığını ve sıradan vatandaşların şimdi yapmak zorunda kaldığını bir kez daha ortaya koymaktadır.
Dünyanın sessizliği ise tahammül edilemez. Eğer İtalyan hükümeti cesaretiyle hatırlanmak istiyorsa, bizimle birlikte yol almalıdır."
Kaynak: Yeni Şafak, En Son Haber
Diğer İçerikler