Gençler ve Sosyal Medya: YouTube Zirvede, Ruh Sağlığı Endişeleri Artıyor

GROK’un kullandığı küfür dilinden sonra sosyal medyanın kullanıcılar üzerinde yarattığı etkiler tartışılmaya devam ediyor. Bu bağlamda Pew Araştırma Merkezi’nin 2024 anketinde sosyal medyanın ABD’li gençlerin ruh sağlıkları ve üretkenlikleri üzerindeki olumsuz etkilerine dair araştırması gündeme geldi.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

YouTube zirvede, Facebook ve X geriliyor

Pew Araştırma Merkezi’nin 2024’te 13-17 yaş arası ABD’li gençler ve ebeveynleri arasında yaptığı anket, gençlerin sosyal medya alışkanlıklarını gözler önüne serdi. Gençlerin %90’ı YouTube kullandığını belirtirken, %63’ü TikTok, %61’i Instagram ve %55’i Snapchat kullandığını söylüyor. Ancak Facebook ve X (eski adıyla Twitter) kullanımı son on yılda ciddi bir düşüş gösterdi. 2014-15’te gençlerin %71’i Facebook kullandığını belirtirken; bu oran, bugün Facebook kullananların %32’sinden çok daha yüksek. WhatsApp kullananların oranı %23, Reddit %14, Threads ise %6 olarak kaydedildi.

Günlük kullanım yoğun, “neredeyse sürekli” bağlılık artıyor

Anket, gençlerin sosyal medya platformlarını yoğun bir şekilde kullandığını gösteriyor. Gençlerin %73’ü YouTube’u her gün ziyaret ettiğini, %15’i ise “neredeyse sürekli” kullandığını ifade ediyor. Gençlerin çoğunluğu TikTok’u her gün ziyaret ediyor, “neredeyse sürekli” kullanımı ise %16. Instagram ve Snapchat’te günlük kullanım oranı yaklaşık %50, “neredeyse sürekli” kullanım ise %10 civarında. Facebook’u her gün kullananların oranı ise %20. Genel olarak, gençlerin üçte biri en az bir sosyal medya platformunu neredeyse sürekli kullanıyor.

Demografik farklılıklar kullanımı şekillendiriyor

Sosyal medya kullanımı demografik gruplar arasında farklılık gösteriyor. Siyah gençlerin %79’u ve Hispanik gençlerin %74’ü TikTok kullandığını belirtirken, Beyaz gençlerde bu oran %54. Hispanik gençlerin WhatsApp kullanma olasılığı Beyaz ve Siyah gençlere göre daha yüksektir.  Kızların %66’sı TikTok ve Instagram kullanırken, erkeklerde bu oranlar %59 ve %56. YouTube kullanımında ise erkekler (%93) kızlara (%87) göre biraz daha aktif.

Sosyal medyanın etkisine olumsuz bakış artıyor

Gençlerin sosyal medyanın akranları üzerindeki etkisine bakışı giderek olumsuzlaşıyor. Ankete göre, gençlerin %48’i sosyal medyanın kendi yaşlarındaki insanlar üzerinde çoğunlukla olumsuz etkiye sahip olduğunu düşünüyor; bu oran 2022’de %32’ydi. Olumlu etki gördüğünü belirtenlerin oranı %24’ten %11’e düştü. Gençlerin %41’i ise sosyal medyanın ne olumlu ne de olumsuz bir etkisi olduğunu söylüyor. Sosyal medyanın kendileri üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu söyleyen gençlerin sayısı, akranları üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu söyleyen gençlerin sayısından çok daha az ( % 14'e karşı %48).

Çok fazla zaman harcama endişesi yükseliyor

Gençlerin %45’i sosyal medyada çok fazla zaman geçirdiklerini düşünüyor; bu oran 2023’te %27, 2022’de %36’ydı. Yeterli zaman harcadığını belirtenlerin oranı %49, Bu oran 2023’te bunu söyleyen %64 ve 2022’de bunu söyleyen %55’ten daha düşük. Sosyal medyada çok az zaman geçirdiğini düşünenlerin oranı ise %6. Bu görüş son yıllarda değişmedi.

Ruh sağlığı ve üretkenlik üzerinde olumsuz etkiler

Gençlerin %45’i sosyal medyanın uykularına, %40’ı üretkenliklerine zarar verdiğini düşünüyor. %22’si notlarına, %19’u ise ruh sağlıklarına olumsuz etki ettiğini belirtiyor. Sosyal medyanın bu alanlarda faydalı olduğunu düşünenlerin oranı daha düşük. Ancak arkadaşlıklar konusunda gençlerin %30’u sosyal medyanın faydalı olduğunu, %7’si zararlı olduğunu söylüyor. Ergenlik çağındaki kızların sosyal medyanın hayatlarının bazı yönlerine zarar verdiğini bildirme olasılığı erkeklerden daha fazladır. Örneğin, ergenlik çağındaki kızların dörtte biri sosyal medya kullanımının ruh sağlıklarına zarar verdiğini söylerken, ergenlik çağındaki erkek çocuklarında bu oran %14’tür.

Bağlantı ve yaratıcılıkta olumlu algılar

Gençlerin dörtte üçü sosyal medyanın arkadaşlarıyla bağlantıda kalmalarını sağladığını, %63’ü ise yaratıcı yönlerini ifade etme alanı sunduğunu düşünüyor. Ancak %39’u platformlardaki dramadan bunaldığını belirtiyor. Kızların %57’si sosyal medyanın zor zamanlarda destekleyici olduğunu söylerken, erkeklerde bu oran %45. Kızların %34’ü sosyal medyanın kendilerini kötü hissettirdiğini belirtirken, erkeklerde bu oran %20.

Irk ve etnik köken farklılıkları

Siyahi gençlerin dörtte biri sosyal medyada gördüklerinin kendilerini çok daha kabul görmüş hissettirdiğini söylüyor. Hispanik (%13) ve beyaz (%10) gençlerin daha küçük bir kısmı da aynı şeyi söylüyor. Sosyal medya platformlarının zor zamanlarda büyük destek sağladığı hissiyatında da durum benzer.

Ebeveynler daha endişeli

Ebeveynlerin %44’ü, çocuklarının ruh sağlığı için sosyal medyayı en büyük tehdit olarak görüyor; Ebeveynler, teknoloji (%14) ve zorbalık (%9) gibi diğer nedenleri daha az vurguluyor.

Ergenler ise, kendi yaşlarındaki insanların ruh sağlığını en olumsuz etkileyen faktörün ne olduğu konusunda daha fazla fikir ayrılığına düşüyor. Ergen ruh sağlığı konusunda en azından bir miktar endişe duyanların %22'si, bunun başlıca nedeni olarak sosyal medyayı gösteriyor. Gençler, ruh sağlığını olumsuz etkileyen faktörler olarak zorbalık (%17), baskı ve beklentiler (%16) gibi unsurları da öne çıkarıyor.

Sosyal medya ve ruh sağlığı bilgisi

Ergenlerin %63’ü bu platformların önemli bir bilgi kaynağı olduğunu söylüyor. Kızlar (%40) erkeklere (%28) göre, Siyah gençler (%49) ise Hispanik (%35) ve Beyaz (%30) gençlere göre bu amaçla sosyal medyayı daha fazla kullanıyor.

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA