ABD Başkanı Donald Trump’ın, ikinci başkanlık dönemindeki ilk Orta Doğu ziyareti kapsamında Filistin Devleti’ni tanıyan tarihi bir açıklamaya hazırlandığı iddia edildi. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Jerusalem Post, Washington’un Filistin’in tanınmasına yönelik adım atacağını yazdı. Suudi Arabistan’da düzenlenecek Körfez-ABD zirvesinde bu yönde bir açıklama yapılabileceği konuşuluyor.
Suudi Arabistan, Mayıs ayı ortasında ABD ve Körfez ülkeleri liderlerini Riyad’da bir araya getirecek. ABD Başkanı Donald Trump’ın katılacağı zirvenin gündeminde güvenlik, yapay zekâ, nükleer işbirliği ve milyarlarca dolarlık ekonomik anlaşmalar yer alıyor. Ancak tüm dikkatler, Trump’ın “çok önemli bir açıklama yapacağım” sözlerinin ardından Filistin meselesine çevrilmiş durumda.
ABD'nin etkisi: Ortadoğu’da dinamikler değişebilir
The Media Line adlı haber platformuna konuşan ancak kimliğini gizli tutmayı tercih eden üst düzey bir Körfez diplomatı, “Başkan Donald Trump, Hamas’ın içinde yer almadığı bir Filistin devleti kurulması yönünde ABD’nin resmî tanıma açıklamasını yapacak” ifadelerini kullandı. Aynı kaynak, “Bu açıklama, Ortadoğu’daki güç dengelerini kökten değiştirecek” dedi.
Bu iddialar, İsrail’in bölgedeki diplomatik yalnızlığını derinleştirecek yeni bir dönemin habercisi olabilir. Bilhassa Netenyahu hükümetinin Gazze’de yürüttüğü katliam politikaları ve uluslararası kamuoyunda artan tepkiler, Tel Aviv’in ittifaklarını zayıflatıyor.
Dev yatırımlar ve nükleer işbirliği masada
Trump’ın Suudi Arabistan ziyaretini takiben Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar’a da geçmesi bekleniyor. Her iki ülkenin ABD’deki trilyon dolarlık yatırımları, Washington’un bölgeyle olan ekonomik bağlarını daha da kuvvetlendirmeyi amaçladığını gösteriyor. Zirvede ayrıca ABD-Suudi Arabistan arasında barışçıl nükleer işbirliği anlaşmalarının da gündeme gelmesi bekleniyor.
Suudi Arabistan’ın ilk nükleer reaktörünü inşa etme süreci hız kazanırken, Barakah nükleer santraline sahip olan BAE, bölgede bu alandaki tek operasyonel tesis konumunda. ABD’nin bu alandaki işbirliği, enerji üzerinden kurulan diplomatik etkiyi daha da artırma hedefi taşıyor.
İsrail’de endişeli bekleyiş
Tüm bu gelişmeler, İsrail cephesinde büyük bir rahatsızlık yaratmış durumda. Washington’un geleneksel müttefiki olan Tel Aviv, yıllardır ABD’nin Filistin’e devlet statüsü tanımasına karşı çıkıyor. Ancak bölgede art arda değişen dengeler ve ABD’nin ekonomik çıkarları, İsrail’i bu kez yalnız bırakabilir.
Eğer söz konusu tanıma gerçekleşirse, İsrail’in diplomatik kuşatması derinleşebilir ve Batı dünyasındaki meşruiyeti daha da sorgulanır hale gelebilir.
Diğer İçerikler
