Saldırının detayları
İran’ın yarı-resmî Fars Haber Ajansı’nın haberine göre, İsrail’in yaklaşık 12 gün süren saldırıları kapsamında, Tahran’da Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısının düzenlendiği bina hedef alındı. Saldırı sırasında Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, bacağından hafif şekilde yaralandı. Ajans, saldırının özellikle toplantı yapılan bölgenin giriş ve çıkış yollarına yönelik gerçekleştirildiğini ve çok sayıda bomba ya da füze kullanıldığını bildirdi. Bu operasyonun, İsrail’in Lübnan’da Hizbullah’a karşı benzer şekilde düzenlediği taktiksel saldırıları andırdığı ifade edildi. Saldırı sırasında binada elektrik kesintisi yaşanırken, Pezeşkiyan ve toplantıya katılan diğer üst düzey yetkililer hızla güvenli bölgeye tahliye edildi. İran güvenlik güçleri, saldırının içeriden bilgi sızdırılması yoluyla planlanmış olabileceği üzerinde duruyor. Daha önce yaptığı açıklamalarda Pezeşkiyan, ABD’li gazeteci Tucker Carlson’a verdiği röportajda İsrail’in kendisini hedef alan suikast girişiminde bulunduğunu belirtmişti. Pezeşkiyan, “Evet, denediler ama başarısız oldular” ifadelerini kullanmış ve saldırının kendilerinin ileriye dönük adımlarını değerlendirdiği bir toplantı sırasında gerçekleştiğini aktarmıştı.
Bir başbakana karşı yabancı bir devlet tarafından doğrudan saldırının uluslararası hukukta yeri
Bir başbakana karşı yabancı bir devlet tarafından doğrudan saldırı, devletin egemenliğine yapılmış bir saldırı sayılır. Birleşmiş Milletler Antlaşması’nın 2(4) maddesine göre, “Tüm üyeler, uluslararası ilişkilerinde herhangi bir devletin toprak bütünlüğüne veya siyasal bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan kaçınmalıdır.” Yine BM Antlaşması’nın 51. Maddesine göre, “Birleşmiş Milletler üyelerinden birine silahlı bir saldırı olursa, doğal meşru müdafaa hakkı saklıdır.” Hedef alınan devlet meşru müdafaa hakkını kullanabilir yada BM Güvenlik Konseyi’ne başvurabilir. İran başbakanına düzenlenen planlı/kasıtlı suikast girişimi Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Statüsü’ne göre suçtur, Bu eylem "savaş suçu", "barışa karşı suç" veya "devlet terörü" olarak değerlendirilebilir.
Eğer saldırı silahlı ise:
Bu durumda, hedef alınan devlet:
• Meşru müdafaa hakkını kullanabilir,
• BM Güvenlik Konseyi’ne başvurabilir.
Uluslararası Ceza Hukuku Boyutu (Eğer kasıtlı suikast girişimi varsa)
Eğer saldırı planlı/kasıtlı bir suikast girişimi ise Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Statüsü’ne göre, bu eylem "savaş suçu", "barışa karşı suç" veya "devlet terörü" olarak değerlendirilebilir.
Uluslararası Hukuk Komisyonu'nun Devletlerin Uluslararası Hukuka Aykırı Fiillerinden Doğan Sorumluluğu Taslağı (2001), bu tür bir eylemin:
• Uluslararası hukuka aykırı bir fiil olduğunu,
• Failleri ve azmettiricileriyle birlikte devletin sorumluluğunu doğuracağını
• ve saldırıya uğrayan devlete tazminat ve karşı önlem hakkı vereceğini belirtir.
Diğer İçerikler