Tianjin’deki ŞİÖ Zirvesi, Küresel Krizlerin Gölgesinde Gerçekleşti

Şanghay İş birliği Örgütü’nün (ŞİÖ) 25. Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi, 31 Ağustos - 1 Eylül 2025 tarihlerinde Çin’in Tianjin kentinde düzenlendi. Örgütün kuruluşundan bu yana en geniş katılımlı zirve olma özelliğini taşıyan etkinlik, dünya nüfusunun yaklaşık yarısını temsil eden üye, gözlemci ve diyalog ortağı ülkelerin liderlerini bir araya getirdi. Zirveye, aralarında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin de bulunduğu 20’den fazla lider katıldı.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Zirvenin resmi gündeminde ekonomi, güvenlik, ulaştırma koridorlarının entegrasyonu ve ŞİÖ’nün 2035’e kadar uzanan “Gelişim Stratejisi”nin kabul edilmesi yer aldı. Ancak, küresel jeopolitik gelişmeler ışığında, Rusya-Ukrayna Savaşı, Gazze’deki insani kriz, İran’a yönelik yaptırımlar ve Asya-Pasifik bölgesindeki güvenlik gerilimleri gibi konular öne çıktı.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, açılış konuşmasında uluslararası adalet ve hakkaniyete vurgu yaparak, ŞİÖ’nün dünyanın en büyük bölgesel gücü haline geldiğini belirtti. Xi, “hegemonyaya hayır” diyerek, Soğuk Savaş mantığını reddetti ve Birleşmiş Milletler merkezli uluslararası sistemin korunması gerektiğini savundu. Ayrıca, Kuşak ve Yol Girişimi’nin yüksek kaliteli kalkınma planlarıyla uyumunun önemine dikkat çekti.

Xi, küresel yönetişim için üç temel ilke önerdi:

Egemen eşitlik: “Tüm ülkeler, büyüklükleri, güçleri veya zenginlikleri ne olursa olsun, küresel yönetişimde eşit katılımcılar, karar alıcılar ve fayda sağlayıcılar olmalıdır. Uluslararası ilişkilerde daha fazla demokrasi teşvik edilmeli ve gelişmekte olan ülkelerin temsiliyeti ve sesi artırılmalıdır.”

Uluslararası hukuk: “Birleşmiş Milletler Şartı’nın amaçları ve ilkeleri ile evrensel olarak tanınan uluslararası ilişkilerin temel normları eksiksiz bir şekilde uygulanmalıdır. Uluslararası hukuk ve kurallar eşit ve tutarlı bir şekilde uygulanmalı, çifte standart olmamalıdır. Az sayıda ülkenin ‘ev kuralları’ başkalarına dayatılmamalıdır.”

Çok taraflılık: “Geniş kapsamlı istişare ve ortak katkı ile paylaşım vizyonu benimsenmeli, dayanışma ve koordinasyon güçlendirilmeli, tek taraflılık reddedilmelidir.”

Xi, ayrıca ŞİÖ’nün ekonomik potansiyelini artırmak için “mega ölçekli pazar avantajından” yararlanılması gerektiğini belirterek, enerji, altyapı, yeşil sanayi, dijital ekonomi, bilim-teknoloji inovasyonu ve yapay zekâ alanlarında iş birliğini güçlendirme çağrısı yaptı.

Zirvede, üye ülkeler tarafından imzalanan Tianjin Deklarasyonu ve ŞİÖ’nün 2035 Gelişim Stratejisi kabul edildi. Alınan kararlar detaylı olarak şöyle:

ŞİÖ Kalkınma Bankası Kuruluşu: Xi Jinping, üye ülkeler arasında ekonomik entegrasyonu hızlandırmak için bir ŞİÖ Kalkınma Bankası kurulacağını duyurdu. Çin, bu yıl içinde üye ülkelere 2 milyar yuan (yaklaşık 281 milyon ABD doları) hibe sağlayacağını ve önümüzdeki üç yıl içinde ŞİÖ Bankalararası Konsorsiyum’a 10 milyar yuan (1,4 milyar ABD doları) kredi tahsis edeceğini taahhüt etti. Ayrıca, ihtiyaç sahibi üye ülkelerde 100 “küçük ve güzel” geçim projesi hayata geçirilecek.

Bölgesel Güvenlik ve Terörle Mücadele: Terörizm, aşırılıkçılık ve bölücülükle mücadele için Bölgesel Anti-Terör Yapısı (RATS) üzerinden iş birliği güçlendirilecek. Siber güvenlik, yapay zekâ güvenliği ve yeni nesil tehditlere karşı ortak stratejiler geliştirilecek.

Filistin ve Gazze Meselesi: Zirve, Filistin meselesinin adil bir çözümünün Batı Asya’da barış için vazgeçilmez olduğunu vurguladı. Gazze’deki insani krize neden olan eylemler sert şekilde kınandı ve acil insani yardım çağrısı yapıldı.

İran’a Yönelik Saldırıların Kınanması: İsrail ve ABD’nin İran’a yönelik askeri eylemleri kınandı; İran’ın egemenliğine ve güvenliğine destek beyan edildi.

Afganistan’ın Barışçıl İnşası: Afganistan’ın bağımsız, tarafsız ve barışçıl bir devlet olarak yeniden inşası için uluslararası iş birliği taahhüt edildi.

Tek Taraflı Yaptırımlara Karşı Duruş: Ekonomik yaptırımlar gibi tek taraflı zorlayıcı önlemler reddedildi; çok taraflı ticaret sisteminin güçlendirilmesi çağrısı yapıldı.

Nazizm ve Tarihsel Revizyonizmle Mücadele: İkinci Dünya Savaşı’nın 80. yılı anısına, Nazizm fikirlerinin yeniden canlandırılmasına karşı ortak duruş sergilendi.

Eğitim ve Kültürel İş birliği: Çin, önümüzdeki beş yıl içinde 10 Luban Atölyesi kurarak 10.000 insan kaynakları eğitimi fırsatı sağlayacak. Ayrıca, kültürel değişim ve medeniyetler arası diyalog için platformlar oluşturulacak.

Yapay Zekâ İş birliği: Üye ülkeler, yapay zekâ geliştirme ve kullanımında eşit haklar ilkesine bağlı kalarak iş birliğini güçlendirme taahhüdünde bulundu.

Öne Çıkan Diplomatik Gelişmeler

Zirve, yoğun bir diplomasi trafiğine sahne oldu. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ve diğer liderlerle ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Erdoğan’ın, Gazze’deki vahşeti ve Rusya-Ukrayna barış görüşmelerine Türkiye’nin katkısını vurguladığı belirtildi.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna-Rusya Savaşı’nı savunurken, savaşın 2014’te Batı destekli bir darbeyle başladığını ve Ukrayna’nın NATO’ya çekilme çabalarının krizi tetiklediğini iddia etti. Ayrıca, 15 Ağustos’taki Trump-Putin zirvesi kararlarının savaşın sona ermesi için temel alınması gerektiğini savundu.

Hindistan Başbakanı Modi’nin yedi yıl aradan sonra Çin’e ziyareti, Çin-Hindistan ilişkilerinde olumlu bir adım olarak değerlendirildi. Çin’in Ermenistan ile “Stratejik Ortaklık” kurması da zirvenin dikkat çeken gelişmelerinden biri oldu.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, küresel krizleri ele almak ve kalkınmayı teşvik etmek için yeni bir “küresel yönetim mekanizması” önerdi. Xi, bu mekanizmanın dünyayı daha adil ve güvenli hale getireceğini savundu. Bu öneri, Çin’in küresel gelişim, güvenlik ve uygarlık vizyonunun bir uzantısı olarak görüldü.

2025 Tianjin Zirvesinde ŞİÖ'nün stratejik vizyonunun güncellenmesi açısından 24 belgeye imza atıldı.

Ayrıca, Laos ŞİÖ'nün yeni diyalog ortağı olarak kabul edildi.

Zirvenin Önemi

Tianjin Zirvesi, ŞİÖ’nün küresel saflaşmalarda kritik bir ağırlık kazandığını bir kez daha ortaya koydu. Çin’in ev sahipliğinde düzenlenen zirve, Pekin’in küresel güneyi birleştirme ve Batı’ya karşı dengeleyici bir güç olarak konumlanma stratejisinin bir parçası olarak değerlendirildi. Türkiye’nin diyalog ortağı olarak katılımı ise, çok boyutlu dış politikasını güçlendirme çabasının bir göstergesi oldu.

Zirve, bölgesel iş birliği, ekonomik entegrasyon ve küresel yönetişim reformu konularında ŞİÖ’nün etkisini artırma potansiyeline sahip bir platform olarak tarihe geçti.

ŞİÖ'nün benzersiz yapısı ve Batı'dan farklılığı

ŞİÖ, Batı merkezli uluslararası sistemin dışında çok kültürlü, çok dinli ve eşit temsil ilkeleriyle çalışan demokratik bir uluslararası platform olarak öne çıkıyor. Ne ortak bir savunma örgütü ne de ortak bir saldırı örgütü olan ŞİÖ sınır sorunları, terör, aşırılık ve ayrılıkçılıkla mücadelede ortak vizyon geliştiren özgün bir oluşumdur.

ŞİÖ bölgesel güvenlik, ortak askeri tatbikatlar ve ticari iş birliği alanlarında işlevselliğini artırarak bölge ve ötesinde olumlu etkiler yaratıyor. Batı medyasının "Batı karşıtı" olarak tanımladığı örgüt aslında herhangi bir bloklaşma veya ötekileştirme siyaseti gütmüyor.

 

Yayına Hazırlayan: İrem İnyurt

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA