Bülent ERANDAÇ

Tüm Yazıları

Türkiye Diriliyor, Batı Sarsılıyor, Doğu Uyanıyor

24 Temmuz 2018
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Şüphesiz, çok ilginç zamanlara tanık oluyoruz ve önümüzdeki 12 yıl (2030), Dünya düzeninin yüzyılını belirleyecek. Amerika Birleşik Devletleri, Rusya ve Çin olmak üzere üç baskın ülke var. Almanya, İngiltere, Fransa potada bekliyor. Türkiye, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika gibi ülkeler de uluslararası arenada KÜRESEL OYUNCU olma yolunda. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın, ’Dünya beşten büyüktür’’ sözü ve “daha adil bir küresel yönetişim” talep edişi, dağınık Müslüman dünyada büyük yankı uyandırıyor.

Güneş yeniden Doğu’dan doğarken, giderek daha keskin bir şekilde “Amerikan tek kutuplu dünya düzeni” eleştiriliyor. Şanghay İş birliği Örgütü, BRICS vb. uluslararası örgütler de Batı sistemini sarsıyor.

Batılı ülkelerin yaptırımlar, kur oynamaları ve kredi derecelendirme kuruluşlarının not düşürmeleri aracılığıyla “ekonomik operasyonlarda” bulunmalarını sert bir dille eleştiren BRICS üyeleri kendi kalkınma bankasından kredi derecelendirme kuruluşlarının kurulmasına kadar bir dizi karar alıp uygulamaya koyuyor.

İşte bu süreçte, Başkan Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi yeni dünya düzenine hazırladı. Devlette gerçekleşen değişim-dönüşümle Türkiye, zamanın ruhunu yakaladı.

YENİ EKONOMİ MİMARİSİ VE BRICS

GÜÇLÜ BAŞKAN, GÜÇLÜ MECLİS TAMAM. Başkanlık modeli kapsamında açıklanan ilk kabinede birçok yenilik yer alıyor. Bu yeniliklerden birisi de (GÜÇLÜ EKONOMİ) ekonominin yönetimiyle ilgili düzenleme oldu.

2011 yılında yeniden kurulan Ekonomi Bakanlığı, Gümrük Bakanlığı ile birleştirilerek bir kez daha Ticaret Bakanlığı'na dönüştürüldü. Ayrıca daha önce Ekonomi Bakanlığı altında bulunan Hazine Müsteşarlığı da ayrıldı. Maliye Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı adı altında yeniden yapılandırıldı. Böylece, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye'nin ekonomisi açısından en önemli kurumlardan birine dönüşürken, aynı zamanda uluslararası yatırımcıların da bundan sonra en yakından takip edeceği bakanlıkların başında gelecek.

Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan da bu KİLİT GÖREVE, daha önceki kabinede Enerji Bakanlığı görevini yürüten, ÖZEL SEKTÖR VE ULUSLARARASI EKONOMİ ALANINDA TECRÜBELİ GENÇ 40 yaşındaki Berat Albayrak’ı atayarak, yeni döneme hazırlandı.

Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın G-20’de yaptığı etkili temasların yarattığı rüzgârı, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’da, Güney Afrika Cumhuriyeti'nde BRICS Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılarak sürdürecek.

TÜRKİYE-BRICS KÖPRÜSÜ İNŞASI

Tam şimdi, Türkiye ile BRICS ve hatta ŞİÖ köprülerini tartışma zamanı.

Türkiye, bağımsız Dış Politika izliyor. Batı ekseninin rüzgarlarından kaçıyor. NATO şemsiyesi artık eski heyecanını kaybediyor. Dünya çok kutuplu gelişmelere sahne alırken, Yeni Türkiye BRICS ve ŞİO arasında karşılıklı yarara dayalı bir iş birliğini arttırması, lehine olacaktır.

Burada, odaklanılması gereken nokta, iş birliğinin mümkün olup olmadığı değil, iş birliğinin modelinin nasıl olması gerektiğidir. Türkiye'nin BRICS ve/veya ŞİÖ ile dışarıdan iş birliği yapmaya çalışmak yerine öncelikle bu iki örgüte katılmayı ciddi bir şekilde gündemine alması çok yararına olacaktır.

BRICS oluşumunun temeline baktığımızda, Yeni Türkiye’ye çok iyi mesajlar vermektedir. BRICS ‘in hedefinde, başta Afrika olmak üzere üçüncü dünya ve gelişmekte olan ülkelerde kalkınmaya dönük proje ve faaliyetlerin BRICS üyelerinin kendi ekonomik hedefleri doğrultusunda desteklenmesi fikri yatmaktadır.

Bu noktada, Türkiye Avrupa Birliği’ne muhtaç değildir. Hatta, yeni gelişmeler, Pazar arayan Avrupa’nın Türkiye ve gönül coğrafyamızda, bize muhtaç duruma girmektedir. Başkan Tayyip Erdoğan’ın ufku büyüktür. Türkiye’nin Avrupa, Asya, Afrika odaklanmasına yönelmektedir.

Şimdi hep beraber düşünelim. Türkiye halihazırda Şanghay İş birliği Örgütü'nde diyalog ortağıdır ve BRICS bünyesinde yeni oluşturulan “BRICS plus” formatına katılması için mümkündür. Nitekim, BRICS artı toplantısı için Başkan Erdoğan, Güney Afrika’ya özellikle davet edilmiştir.

Bundan sonra, Türkiye ile BRICS arasındaki iş birliği, BRICS Kalkınma Bankası NDB'den bir takım kredi desteklerini almanın çok daha ötesinde, BRICS’e üye olmalı, BRICS Plus formatına katılmalıdır.

Türkiye'nin BRICS ile ilişkilerini geliştirip kurumsallaştırması her iki taraf için de karşılıklı olarak fayda sağlayacağı çok açıktır.

Ortaya çıkmakta olan yeni küresel ekonomik-siyasi düzen sadece Türkiye‘yi değil, aynı zamanda Hindistan, Güney Afrika ve Brezilya gibi ülkelerle de yakın ilişki kurmayı zorlamaktadır.

Elbette Türkiye, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika gibi ülkeleri birbirlerini rakip olarak görmekten ziyade ortak olarak çalışmaları gerektiği yolunda da YAPICI ROL OYNAYABİLİR. Bilindiği gibi, Şanghay İş birliği Örgütü (ŞİÖ) en son Hindistan ve Pakistan’ı tam üye yaptı. Böylelikle ŞİÖ küresel çapta siyasi, ekonomik ve askerî açıdan önemli bir oluşum haline geldi. Pakistan’ın can dostu Türkiye’nin ASYA KULVARLARINDA KOŞMASININ ÖNÜNDE BİR ENGEL YOKTUR.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan 2013 yılından bu yana ŞİÖ’ye alternatif bir örgüt olarak zaman zaman işaret ediyor. Zaman, Türkiye’nin, Asya ülkelerinin önderlik ettiği örgütlere katılma zamanı gelmiştir. Türkiye halihazırda ŞİÖ'nün diyalog ortağıdır ve daha istekli bir şekilde tam üyelik hedefini önüne koymalıdır. 

24.07.2018

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA