Bülent ERANDAÇ

Tüm Yazıları

Muhtemel ABD F-35 Ambargosuna Karşı Neler Yapabiliriz?

22 Nisan 2019
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Cumhurbaşkanı Tayyip  Erdoğan, Türkiye’nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemini alacağını net şekilde açıklarken, Rusya teslimatı Haziran ayına çekti.

Dünyanın hala tek hâkimi olduğunu sanan ABD ve Pentagon sözcülerinden başlayarak Başkan Trump’a kadar, Türkiye’yi tehdit ediyorlar. Türkiye bu kararını değiştirmediği takdirde F-35 projesinde kısıtlamalara gidilebileceği dair tutarsız, gayri samimi açıklamalar yapmayı sürdürüyorlar. Daha da ileri giden   ABD Kongresinin   Ermeni ve Yunan kökenli temsilcileri Türkiye’ye ambargo özellikli tasarılar veriyorlar.

Hatırlayalim Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın 8 Nisan 2019 tarihinde Rusya'ya yaptığı ziyaret dönüşünde S-400 füzelerinin alınacağı kararını tekrar belirtmesi ve hatta ikinci paket S-400 füzelerinin alımını da düşündüklerini açıklamasının hemen ertesi günü ABD Dışişleri Bakanı Michael R. Pompeo, Türkiye S-400 kararından dönmezse, F-35'lerin Türkiye'ye verilmeyeceğini kesin bir dille ifade etti.

Pentagon'da F-35 Program Direktörü Pilot Koramiral Mathias Winter, Türkiye F-35 programından çıkarıldığı takdirde, halen F-35'lerin değişik Türk firmaları tarafından imal edilmekte olan parçalarının kendi firmaları tarafından üretileceğini ve bu geçiş döneminin üç aydan fazla bir süre tutmayacağını açıkladı.

Türk yetkililer, ABD’nin F-35'leri vermemesinin gerekçesi olarak 5'nci nesil Stealth F-35 uçağının sırlarının Rusya eline geçecek olmasını gösterdiklerini belirterek, ’Böyle bir ihtimali ortadan kaldıracak teknik konuların ve kontrolün sağlanması yolunda ortak komisyon teklifimiz vardır’ diyerek, duruma açıklık kazandırıyorlar.

Bilindiği gibi, Türkiye’nin bugüne kadar F-35 projesi için 1 milyar dolar civarında para harcadığı, Erhaç-Malatya'da kurulacak F-35 tesisleri için büyük masraflar yapıldığı belirtiliyor.

S-400 almakta kararlıyız. Türkiye bağımsız bir ülke. İstediği yerden istediğini alır. Dünya değişti, ABD farkında değil herhalde.

Kolay iş değil ama ABD'nin F-35 uçaklarını Türkiye'ye vermeyeceğini kabul edersek Türkiye neler yapabilir?

1) Türkiye, bütün güç ve imkânını Milli Muharip Uçak MMU/TF-X üzerine yoğunlaştıracaktır. Bu uçağın mümkün olan en kısa zamanda savaş filolarımızda yerlerini alması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapacaktır

MMU'nun 29 Ekim 2023'te imalat hangarından çıkması ve 2030'lu yılların başında savaş filolarımızdaki yerini alması planlanmaktadır. Tabii MMU'nun bu imalat takvimi, F-35 uçaklarının önümüzden yıldan itibaren teslim alınıp Erhaç'ta konuşlandırılmasına bağlı olarak planlanmıştı. F-35'ler temin edilemediği takdirde bu imalat takviminin süresi teknik açıdan kısaltılabilir ve imalat takvimi hızlandırılabilir.

2) F-16'larımızla görevlerimizi yapabileceğimiz mümkün. ARA DÖNEMDE F-16’LARIN KULLANIMINA DEVAM EDİLEBİLİR. F-4E 2020 uçaklarımızın da belirli bir süre görevde tutulabileceği dikkate alınmaktadır.MMU filolarımızın hizmete gireceği tarihin zaman alacağı dikkate alınarak Türkiye'de kendi tesislerimizde imal edilmekte olan Silahlı HÜRKUŞ-C, tasarım çalışmaları süren ve silahlı modelinin de yapılacak HÜRJET ve Silahlı İnsansız Hava Araçları'ndan (SİHA) yeterli sayıda üretilebilir ve bunlar ihtiyaç duyulduğunda taarruzi görevlerde kullanılabilir.

3) MMU'nun savaş filolarımıza katılacağı tarihte gecikmeler olursa ABD dışında yabancı bir ülkenin savaş uçağının alınması konusu üzerinde fikir jimnastikleri yapılmaktadır.

Bu namzet uçaklar arasında Rus SU-35 ve SU-57, İsveç JAS 39 Gripen, Fransız Rafale, ve Avrupa ortak yapımı Eurofighter modellerinin ismi geçmektedir. 6. Havacılık çevrelerinde ve basında Türkiye'nin MMU'ların harbe hazır olarak muharip filolarda yerini alıncaya kadarki ara devrede, ABD menşeli olmayan 40-50 civarında yabancı muharip uçak alması konusu tartışılmaktadır. Hatta bu uçakların modelleri arasında Rus SU-30, SU-35, SU-57, Fransız Rafale, Avrupa konsorsiyumu Eurofighter Typhoon ve İsveç JAS 39 Gripen tiplerinin isimleri konuşulmaktadır. Ben MMU'nun geçiş döneminde F-16'larımız, silahlı HÜRKÜŞ-C uçaklarımız ve silahlı SİHA'larımızı kullanarak harp görevlerimizi yerine getirebileceğimizi ve yabancı bir muharip jet uçağının alınmasına gerek duyulmayacağı düşüncesini taşıyorum.

USAŞ MİLLİ MUHARİP UÇAĞI (MMU) YAPABİLİR

Milli Muharip Uçağımız TF-X'in TAI (TUSAŞ) tesislerinde imal edilmesinden ve gökyüzü ile buluşturulmasından, DEVLETİN ŞÜPHESİ YOK. Çünkü Mühendis ve teknisyenlerimiz F-16'ların montajında büyük tecrübe kazanmışlardır.

F-16'lardan sonra bilindiği gibi İspanyollarla CASA CN-235 ulaştırma uçağı, Korelilerle KT-1 eğitim uçağı, İtalyanlarla A129 ATAK helikopteri müşterek imalatları sırasında da TAI'nin büyük deneyim kazanmıştır

F-16'ların lojistik desteğinde bazı zorluklar olursa, Hava Kuvvetlerimiz halen TAI tesislerinde imal edilmekte olan silahlı HÜRKUŞ-C uçaklarından ve silahlı SİHA'lardan yeterli sayıda temin ederek, MMU'nun muharip filolarımızda görev yapacağı tarihe kadar geçecek sürede bölgesel harekâtta bu uçak ve SİHA'ları taarruzi rolde kullanmak imkânına sahiptir.

İmalatı bitmiş olan silahlı HÜRKUŞ-C uçaklarından bir kısmı bu tip görevlerde kullanılmak üzere Jandarma Komutanlığı'na teslim edilmiştir.

Silahlı Hürkuş-C uçağının kanat altında bomba taşınabilecektir. Bu bombalara milli kuruluşlarımız tarafından üretilen enstrümanlar takılarak takılarak akıllı bombalar haline getirilebilmektedir.

KİLİT KONU MOTOR. Bugün için MMU projesindeki kilit noktası, kullanılacak uçağın turbofan motoruna karar verilip bu motorun tespit edilecek bir takvime göre temin edilmesidir.

MMU projesinde kullanılması düşünülen turbofan motoru için uygun olduğu düşünülen bir motorun temini çalışmaları devam ermektedir. MMU uçağımızda yerli bir turbofan motorun kullanılması konusunda da çalışmaların yapılmaktadır.

Ayrıca uçak imalatına benzer şekilde teknikler uygulanarak imal edilen ANKA İHA ve SİHA da TAI'nin imalat tecrübesini artıran birer unsur olmuştur.

MMU'nun müşterek imalatı için 29 Ocak 2017 tarihinde İngiliz BAE Systems firmasıyla Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) arasında bir çerçeve anlaşması imzalanmıştır. İngiliz firmasıyla yapılan ve 156 Milyon USD taahhüt edilen Çerçeve Anlaşması, dört yıllık bir takvim içinde, şu hususları kapsamaktadır:

Sözleşme ile ilk 7 uçağın tasarım, geliştirme, üretim, test ve sertifikasyon çalışmaları İngiliz firmasıyla müşterek olarak yapılacaktır.

Kokpiti tek kişilik olarak dizayn edilecek uçağın konfigürasyonu şöyle planlanmaktadır: Çift motorlu olabilir. Radara görünmeyen (stealth) kabiliyetli. Gövde içi silah taşıma özelliği. Super Cruise (Afterburner kullanmadan ses üstü uçuş. Gelişmiş aviyonikler (uçuş ve atış sistemleri). AESA çift fonksiyonlu radar Elektronik harp kabiliyeti

Söz konusu Çerçeve Anlaşması ile devletten devlete garanti sağlanacak ve her iki ülke proje tamamlanana kadar TAI ve BAE Systems'in arkasında duracak. Bu sayede TF-X Projesi her türlü iç hukukun üstünde tutulacak ve projede devletlerarası anlaşmalara göre teminat verilerek hareket edilecek. Uçağın patenti Türkiye'ye ait olacaktır.

Halen BAE System ile yapılan bu anlaşmada yer aldığı şekilde, süpersonik uçak imalatında tecrübeli 20 İngiliz uçak mühendisi TAI tesislerinde MMU projesinden sorumlu Türk mühendisleriyle beraber çalışmaktadırlar.

Bu gelişmeler ışığında bazı gerçekleri unutmamak durumundayız.

ABD Türkiye'nin S-400 alımına bağlı olarak F-35'leri Türkiye'ye vermemek kararından vazgeçse ve F-35'leri verse bile, geçmişte, ABD'nin 18 Ekim 1974 - 26 Eylül 1978 tarihleri arasında yaklaşık dört yıl süreyle uygulamış olduğu gibi Türkiye'ye bir silah ambargosu uygulaması her zaman mümkündür.

Türkiye'nin bütün zorluklara rağmen Milli Muharip Uçağını yapacağına dair hiç bir kimsenin şüphesi yoktur. Millî Muharip Uçağın yapılması elbette uzun zaman alacaktır. Çünkü 5'nci nesil  (stealth) uçağın imal edilmesi diğer klasik muharip uçakların imalatından çok büyük teknik farklılıklar ve özellikler gerektirmektedir.

Bilindiği gibi geçmişte bütün planlamalar ABD'den F-35'lerin alınacağı ve MMU ile birlikte müşterek harekât yapılacağı faraziyesine dayandırılmıştır. F-35'lerin verilmemesi durumunda bütün gayret ve faaliyetler MMU'nun bir an önce imal edilerek muharip filolardaki yerini alması yönünde teksif edilmek durumundadır

SONUÇ

Devletin zirvelerinde, ABD’nin Türkiye'ye F-35'leri vermekten vazgeçmesinin Türkiye için çok isabetli olacağı da düşünülmektedir. Böylece, kötü komşunun yanındaki komşusunu ev sahibi yapması örneğinde olduğu gibi, Türkiye, kendi 5'nci nesil muharip uçağı MMU/TF-X'i imal etmek imkânına bir an önce kavuşmuş olacaktır. Savunma sanayine çağ atlatan Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın yeni çıkacak pozisyonlara göre Türkiye’nin bundan böyle muharip jet uçağı tedariki konusunda ABD ile defteri kapatmayı bileceği belirtilmektedir.

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA