ABD, Gazze'deki İsrail'in soykırımını sert şekilde eleştiren Birleşmiş Milletler raportörü Francesca Albanese’ye yaptırım uyguladı. Albanese’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’e karşı açılan soykırım davasına verdiği destek ve İsrail ile ABD’ye yönelik insan hakları ihlali suçlamaları, Washington’un tepkisini çekti.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, bu adımın, Albanese’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ile iş birliği yaparak Amerikan ve İsrailli yetkililerin yargılanmasını desteklemesi nedeniyle atıldığını belirtti.
Rubio, Albanese’nin BM raportörü olarak görev yapmaya “uygun olmadığını” savunarak, onu “açık şekilde antisemitizm yaymakla, terörü desteklemekle ve ABD ile Batı’ya karşı nefret söyleminde bulunmakla” suçladı. Uygulanan yaptırımlar kapsamında Albanese’nin ABD’ye seyahati engellenebilir ve bu ülkedeki mal varlıkları dondurulabilir.
Albanese: "Bugün Her Zamankinden Daha Kararlı Bir Şekilde Adaletin Yanında Duruyorum"
Francesca Albanese ise sosyal medya platformu X üzerinden dolaylı bir yanıt vererek, "Bugün her zamankinden daha kararlı bir şekilde adaletin yanında duruyorum. " ifadelerini kullandı. UCM’ye destek içeren bir dizi paylaşımı da alıntılayan Albanese, “Adalet uğruna hayatlarını kaybeden İtalyan yargıçların mirasına sadık kalacağım.” dedi. Ayrıca El Cezire’ye yaptığı açıklamada, ABD’nin kendisine yönelik yaptırımlarını “mafya tarzı tehdit yöntemleri” olarak niteledi.
Albanese’nin ABD’yi rahatsız eden raporu
Francesca Albanese, 3 Temmuz 2025 tarihinde yayımladığı raporunda İsrail’in Gazze’deki saldırılarının ekonomik boyutunu sert şekilde eleştirdi ve “soykırımı finanse eden ticari ortaklıklar” ifadesini kullanarak İsrail’le yapılan askeri, finansal ve teknolojik iş birliklerinin sona erdirilmesi gerektiğini savundu. Albanese, uluslararası şirketlerin ve devletlerin bu sürece doğrudan veya dolaylı yoldan dahil olduğunu, bunun da “soykırım ekonomisi” dediği bir sistem yarattığını vurguladı. Özellikle askeri teknolojiler, savunma sistemleri, bankacılık ve enerji alanında İsrail’le ticari bağları bulunan aktörlerin, sivil kayıpları artıran altyapıya destek verdiğini söyledi. Albanese, bu bağlamda yalnızca devletleri değil özel sektör firmalarını da uluslararası hukuka uygun hareket etmeye çağırdı. Albanese’nin raporu, İsrail’e en çok yardım sağlayan ABD’yi rahatsız etti.
Daha Önce de Dört UCM Hakimi ABD Tarafından Yaptırıma Uğramıştı
Bu adım, Trump döneminde başlatılan ve UCM’ye yönelik baskıları içeren kampanyanın yeni bir halkası olarak görülüyor. Daha önce de dört UCM hakimi ABD tarafından yaptırıma uğramıştı. ABD’nin bu kararının, UCM’nin geçen yıl İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında Gazze’de savaş suçu işledikleri iddiasıyla yakalama kararı çıkarmasının ardından gelmesi dikkat çekti.
Albanese uzun süredir Batılı devletlerin Filistinlilerin haklarını korumada başarısız olduğunu savunuyordu. İsrail ve ABD’yi eleştirenlerin, antisemitizm suçlamalarıyla susturulmaya çalışıldığını da sık sık dile getirmişti.
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, karar nedeniyle üzüntü duyduğunu belirterek, “Hukuka dayalı uluslararası düzene bağlı olan tüm devletlerin bu yaptırımların etkisini sınırlamak için elinden geleni yapması gerekir” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Rubio ayrıca Albanese’yi, bazı Amerikan şirketlerine tehdit içerikli mektuplar yollayarak UCM’de haklarında dava açılmasını teklif etmekle suçladı. Albanese ise bu şirketlerin İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’daki “işgal, apartheid ve soykırım” politikalarından kâr elde ettiklerini belirterek, faaliyetlerini durdurmaları çağrısında bulunmuştu.
İsrail ise Albanese’nin bu raporlarını “asılsız” olarak nitelendirmiş ve "tarihin çöp sepetine atılacak" demişti.
Albanese, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’nin işgal edilmesi ve sivillerin zorla yerinden edilmesi yönündeki Şubat ayında açıkladığı planı da “hukuksuz, gayri ahlaki ve tamamen sorumsuzca.” diye tanımlamıştı.
Diğer İçerikler