ABD hazine borçlarının yapısı
ABD hazinesinin iki ana borç türü bulunmaktadır: kamu ve hükümet içi.
Kamu borcu, yabancı hükümetler de dahil olmak üzere dış yatırımcılara Hazine tahvilleri, bonolar ve senetler olarak satılır ve bununla çeşitli hükümet faaliyetlerini finanse eder ve eski borçları öder. Hükümet içi borç ise, hükümetin Sosyal Güvenlik, Medicare, emeklilik fonları ve daha fazlası gibi kendi programlarına olan borcudur.
Toplam borçtan daha önemlisi, bu borcun GSYİH ile olan ilişkisidir; yani ülkenin kaynaklarının bu borcun faiz ve anapara ödemelerini ne kadar karşılayabildiğidir. ABD'nin borç/GSYİH oranı 2024 mali yılı sonunda yaklaşık %98 seviyesindeydi . Bu, bazı uzmanların uyarı işareti olarak değerlendirdiği kritik %100 eşiğinin hemen altındadır.
Trump yönetimi artan borcu kontrol altına almak için Hükümet Verimliliği Bakanlığı'nı (DOGE) kurdu. Elon Musk'ın liderliğindeki DOGE bu yıl 2 trilyon dolarlık potansiyel tasarruf tahmininde bulunuyor.
En Fazla ABD Borcuna Sahip İlk 20 Ülke
ABD Hazine Bakanlığı'nın verilerine göre, 2024 yılı sonu itibariyle ABD'nin yabancı yatırımcılara olan kamu borcu 8,5 trilyon dolar yani toplam borcunun neredeyse dörtte biri kadardır.
ABD'nin en büyük yabancı borcu 1 trilyon dolarla Japonya'ya bulunuyor. Japonya'yı 759 milyar dolar ile Çin ve 723 milyar dolar ile Birleşik Krallık takip ediyor.

Kaynak: https://www.visualcapitalist.com/ranked-the-top-20-countries-holding-the-most-u-s-debt/
ABD’nin gelir-harcama dengesizliği
ABD’nin borcu, hükümetin vergilerden ve diğer gelirlerden topladığından daha fazlasını harcamasından dolayı artmaktadır. Gelirler ve harcamalar arasındaki hızla büyüyen dengesizlik, giderek daha yüksek yıllık açıklara yol açarak borcun artmasına neden oluyor. Bu açığı kapatmak için ABD Hazinesi, Hazine bonoları, senetleri ve tahvilleri ihraç etmektedir.
Aşağıdaki tabloda, gelir-harcama dengesizliği gösterilmiştir.

ABD’nin dış finansman riski
ABD’nin açıklarını kapatmak için dış finansmana güvenmesi sürdürülmesi zor bir bağımlılık yaratırken ekonomik istikrarı etkileyebilecek çeşitli riskleri beraberinde getiriyor.
Açıkları finanse etmek için yabancı sermayeye olan bu bağımlılık, ABD'nin ihraç ettiğinden daha fazla ithalat yapmasıyla bir ticaret açığını zorunlu kılıyor. Bu durum, ulusal borcu artırırken çeşitli sektörleri etkileyen, potansiyel olarak ABD içindeki işleri ve endüstrileri etkileyen ekonomik dengesizliklere yol açıyor.
Trump yönetimindeki ABD’nin borç ödemesine olan güvenin azalması, ABD borcuna yönelik dış talebin azalmasına yol açarak gelecekteki açıkların finansmanını daha zor hale getirebilir. Bu da gerekli sermayeyi çekmek için daha yüksek iç faiz oranları uygulanmasına yol açabilir.
Diğer İçerikler
IMF’nin Tahminine göre, Trump’ın Tek Büyük Güzel Yasa Tasarısı ABD’yi Yunanistan ve İ..
Trump’ı Ziyarete Hazırlanan Macaristan Başbakanı Orban, Rus Petrolüne Yaptırımların H..
30 Eylül’de Kapanan Hükümet Hâlâ Açılamadı: Hükümetten Yardım Alamayan 40 Milyonluk K..
Güney Çin Denizi’nde Aynı Filoya Ait ABD Savaş Uçağı ve Helikopter Yarım Saat Arayla ..
New York’un Belediye Başkan Adayı Mamdani: “Gölgelerden Çıkma Zamanı Geldi, Saldırıla..
Trump’ın Eski Başstratejisti Steve Bannon: CIA’in Mossad’a Hizmet Ettiğini ve ABD’nin..
İsrail Kanal 12 Televizyonu Açıkladı: Netanyahu Trump’ın Gazze Planını “…”Trump da Ne..
Trump Netanyahu’ya Karşı Sertleşmeye Başladı: “Gazze ve Batı Şeria İlhak Edilmeyecek ..