Dünyaca Ünlü Ekonomistler Dolar İmparatorluğu’nun Çöktüğünü ve Altının Bu Nedenle Yükseldiğini Açıkladı

Dialogue Works YouTube kanalında konuşan ekonomistler Hudson ve Wolff, Batı’nın Rusya’ya ait rezervlere el koyma kararının, “uluslararası finans düzenini temelden çökerten çılgınca bir hamle” olduğunu vurguladı.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Dünyaca tanınmış ekonomistler Michael Hudson ve Richard D. Wolff, ABD ile Avrupa Birliği’nin (AB) Rusya’nın dondurulan 300 milyar dolarlık varlıklarına el koyma girişiminin, Batı finans sistemine duyulan küresel güveni kökten sarstığını belirtti. İki ekonomiste göre bu adım, ülkeleri dolardan uzaklaştırarak altına yönelmeye zorladı ve Batı’nın içinde bulunduğu süreci “çöken bir imparatorluğun son çırpınışları” olarak nitelendirdiler.

“Batı Kendi Finansal Sistemine Güveni Yok Etti”

Dialogue Works YouTube kanalında konuşan ekonomistler Hudson ve Wolff, Batı’nın Rusya’ya ait rezervlere el koyma kararının, “uluslararası finans düzenini temelden çökerten çılgınca bir hamle” olduğunu vurguladı.

Michael Hudson, Batı’nın bu tutumunun diğer ülkelerde ciddi güven kaybına neden olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Açıkçası diğer ülkeler artık kendilerini güvende hissetmiyor. Bu yüzden altın alıyorlar. Altın fiyatlarındaki artış ve merkez bankalarının altın stoklarını yükseltmesi, Çin, Rusya ve diğer ülkelerin artık birikimlerini Londra ya da New York’ta tutmak istemediğini gösteriyor.”

Hudson, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana ülkelerin döviz rezervlerini Batı finans merkezlerinde sakladığını, ancak bu sistemin artık “güvensiz ve modası geçmiş” hale geldiğini ifade etti.

“Rusya’nın Parası Ukrayna’daki Kleptokratlara Gidiyor”

Hudson, AB’nin Rusya’dan el konulan 300 milyar doları Ukrayna’ya verme planını da eleştirdi:

“Bu paralar Ukrayna halkına değil, ülkeyi yöneten kleptokratlara ve neo-Nazi gruplara gidiyor. Amerika’nın Ukrayna’ya verdiği paralar savaşın uzaması için harcanıyor.”

“Altın da Tam Güvenli Değil”

Hudson, dolardan kaçışın altına yönelmeyi artırdığını ancak bunun da mutlak bir güvenlik sağlamadığını vurguladı.

“Venezuela altın rezervlerini Londra’da tuttu ama İngiltere Bankası bu altınlara el koydu. Aynı şekilde ABD’nin de Almanya’nın altın rezervlerini iade etmediği iddia ediliyor” dedi.

Hudson’a göre bu örnekler, Batı’nın sadece dolara değil, diğer ülkelerin altın varlıklarına da el koyabilecek bir güvensizlik düzeni kurduğunu gösteriyor.

Richard Wolff: “İmparatorluğun Sonunu İzliyoruz”

Ekonomist Richard D. Wolff, yaşananları “imparatorluğun sonu” olarak değerlendirdi. Wolff’a göre ABD ve müttefikleri, artık finansal imparatorluklarını sürdürecek meşruiyet ve kapasiteye sahip değil:

“Çin’in elinde 750 milyar dolarlık ABD tahvili var. ABD’nin yarın çıkıp ‘Bu kâğıtlar artık değersiz, size ne faiz ne ana para ödeyeceğiz’ demesini ne engelleyebilir? Bu, tamamen çılgınca bir durum.”

Wolff, ABD’nin uzun yıllar boyunca dünyaya “paranızı burada tutun, çünkü biz güvenli bir limanız” mesajı verdiğini, ancak Rusya’nın varlıklarına el koyarak bu güveni yok ettiğini söyledi.

“Artık imparator bunu yapabilecek durumda değil. Bu sistem, İngilizlerin bir zamanlar yaptığı gibi, başkalarının servetini tutarak kendi gücünü finanse etme düzeniydi. Ancak şimdi bu düzen çöküyor.”

“Ukrayna Savaşı, Batı’nın Çöküşünün Metaforu”

Wolff, Ukrayna’daki savaşın Batı’nın başarısızlığını yansıttığını belirterek, her yeni askeri adımın bir öncekini boşa çıkardığını ifade etti:

“F-16’lar, Abrams tankları ya da yeni füze sistemleri hiçbir şeyi değiştirmedi. Her tırmanma, bir öncekinin işe yaramadığını gösteriyor. Ukrayna çöküyor ve Batı içinde büyük bir suçlama oyunu başladı. Bu, imparatorluğun dağılmasının en açık işareti.”

 

Kaynak: Harici

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA