ABD, İsrail’i Koruma Politikalardan Uzaklaşıyor

Amerika Birleşik Devletleri Kongresi'nde bu hafta oylamaya sunulması planlanan ve İsrail’e yönelik boykot çağrılarına katılan Amerikalılara ağır para cezaları ve hapis cezaları öngören “Uluslararası Hükümetlerarası Kuruluşlara Karşı Boykotu Önleme Yasası” (IGO Anti-Boycott Act), gelen tepkiler üzerine geri çekildi.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Yasa tasarısı, özellikle ifade özgürlüğüne karşı bir tehdit olarak görülmesi nedeniyle hem ilerici Demokratlar hem de Trump’a yakın muhafazakâr Cumhuriyetçiler tarafından sert şekilde eleştirildi. Tasarı, hem Filistin yanlısı grupların hem de ifade özgürlüğü savunucularının muhalefetini birleştiren nadir örneklerden biri oldu.

1 Milyon Dolar Ceza, 20 Yıla Kadar Hapis

Ocak ayında Cumhuriyetçi Mike Lawler ve Demokrat Josh Gottheimer tarafından hazırlanan tasarı, İsrail karşıtı boykotlara destek veren ABD vatandaşlarını, işletmeleri ve sivil toplum kuruluşlarını hedef alıyordu. Tasarıya göre bu tür eylemlerde bulunanlar 1 milyon dolara kadar para cezası ve 20 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabilirdi.

Trumpçı Muhalefet Dalgası

Tasarı, sadece sol çevrelerden değil, aynı zamanda “Önce Amerika” (America First) politikalarını savunan Trump yanlısı milletvekilleri ve medya figürlerinden de ciddi tepki aldı. Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyesi Marjorie Taylor Greene, oylamanın iptal edildiğini sosyal medya platformu X üzerinden duyurarak, "Amerikalıların kiminle alışveriş yapıp yapmayacağına özgürce karar verme hakkını savunmak benim görevim" dedi.

Greene ayrıca, “Diğer ülkelerin lehine yasa çıkarmak için değil, kendi ülkemizin çıkarlarını ilgilendiren başkanlık kararnameleri için oy kullanmalıyız” ifadelerini kullandı.

Libertaryen milletvekili Thomas Massie de tasarının geri çekildiğini doğruladı.

Muhafazakâr Medya da Hedef Aldı

İfade özgürlüğü savunucusu muhafazakâr medya figürlerinden Charlie Kirk, pazar günü X’te başlattığı kampanyada, tasarıyı doğrudan hedef aldı. “Özgürce konuşma hakkı tüm Amerikalıların doğuştan hakkıdır” diyen Kirk'e, Trump’ın eski danışmanı Steve Bannon da destek verdi.

Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) ise tasarıyı “Birinci Değişiklik ile güvence altına alınan ifade özgürlüğü hakkına açık bir tehdit” olarak tanımladı. Yapılan açıklamada, “Boykot hakkı, Amerikan demokrasisinin temel taşlarından biridir. Bu hak, sömürgeci Britanya’ya karşı direnişten Güney Afrika’daki apartheid rejimine karşı protestolara kadar birçok dönemde kullanılmıştır ve asla kısıtlanmamalıdır” denildi.

İsrail’e Desteğin Zayıflaması Dikkat Çekiyor

Uzun yıllar boyunca ABD'de özellikle Cumhuriyetçi Parti içinde güçlü bir İsrail desteği bulunmasına rağmen, son dönemde bu çizgide dikkat çekici kırılmalar yaşanıyor. 7 Ekim 2023’te Hamas’ın güney İsrail’e düzenlediği saldırıların ardından başlayan Gazze işgali ve devam eden savaş, ABD’deki muhafazakâr çevrelerde de İsrail’e karşı eleştirel bir tonun güçlenmesine yol açtı.

Nisan ayında yayımlanan bir Pew araştırmasına göre, Amerikalıların %53’ü İsrail hakkında olumsuz görüş bildiriyor. Bu oran, Mart 2022’de %42 seviyesindeydi.

Özellikle 50 yaş altı genç Cumhuriyetçiler arasında İsrail’e yönelik şüphecilik ve ABD dış yardımlarına karşı eleştiriler artıyor. Muhafazakâr yorumcular Tucker Carlson ve Matt Walsh, geçen ay yaptıkları bir söyleşide, İsrail’in ayakta kalabilmek için ABD’nin askeri desteğine ihtiyaç duyup duymadığı sorusunu gündeme getirmişti.

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA