UnHerd: Gazze, Batı’nın Liberal Düzen Mitleri ile İnsan Doğasının Acı Gerçeği Arasındaki Uçurumu Gösteriyor

UnHerd’e yazan yazar Aris Roussinos, İsrail’in Gazze’deki işgal ve saldırılarının, Batı’nın “liberal düzen” ideallerinin gerçeklerle nasıl çarpıştığını ortaya koyduğunu; Amerika’nın ve Batı’nın sorumluluklarını artık inkar edemeyeceğini vurguluyor.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

UnHerd’de yayımlanan Aris Roussinos imzalı analizde; Batı’daki merkez sağ siyasetin, İsrail’e verdiği destek nedeniyle ahlaki ve çıkar temelli çarpıklıklara sürüklendiği belirtilerek Filistin halkının, zor şartlarda atalarının topraklarında kalmaya çalıştığı, buna karşın Batılı muhafazakarların insanlıklarını geç fark ettiği ifade ediliyor. Solun ise daha net bir ahlaki duruş sergilediği aktarılıyor.

Yazıda, liberal düzenin yani Amerikan imparatorluğunun savunucularının, Gazze’de yaşanan felaketi kendi hataları olarak kabul etmek zorunda olduklarına vurgu yapılıyor. Yazara göre, Washington’daki iktidar kim olursa olsun, İsrail ile olan ittifak Amerika siyasetinde NATO müttefikleriyle olan bağdan daha temel bir bağdır ve bu durum, Avrupa’daki kukla yönetimlerin değerleri ile gerçekler arasındaki derin çelişkiyi büyütmektedir.

Gazze savaşının İsrail halkının çoğunluğunun desteğiyle gerçekleştiği ve İsrail’in demokratik yapısını gururla savunduğu ifade ediliyor. İsrail güvenlik elitlerinin bazıları Trump’a merhamet çağrısı yaparken, genel seçmen kitlesinin bu savaşı desteklediği aktarılıyor. Bu bağlamda, eğer Gazze’de yaşananlar soykırımsa, bunun demokratik bir soykırım olduğu ve liberal demokrasinin bu soykırımın sorumluluğunu taşıması gerektiği belirtiliyor.

Foreign Affairs’in de belirttiği gibi, “Gazze’deki yıkımın büyüklüğü ve İsrail hükümetinin politikalarının çoğunun İsraillilerin iradesini yansıtması” dikkat çekicidir. 

Öte yandan, Amerika’nın Rusya’yı Ukrayna’daki saldırılarından dolayı kınaması ancak Gazze’de yaşananların üzerini örtmesi açıkça çelişkilidir.

Çeyrek yüzyıldır, Washington’daki düşünce kuruluşlarından küresel STK’lara kadar, Amerika’nın küresel egemenliğinin savunucuları Holokost’u imparatorluklarının gerekçesi olarak kullandılar. Ancak “Sorumluluk Koruma” doktriniyle yürütülen müdahaleler, Gazze’deki yıkımda gerçek yüzünü göstermiştir. 

Yazı, Avrupa’nın ABD tahakkümünden kurtularak kendi yolunu bulması temennisiyle sona eriyor:
“Gazze savaşı, liberal demokrasiye hakaret değil; liberal hegemonun bağışladığı silahlarla doğrudan desteklenen güç yapılarının mantıklı sonucudur. Tüm bu ahlaki nutukların sonucu, kendi topraklarında bir halkın yok edilmesidir. Liberal şahinlerin ahlaki gösterişi, şimdi Gazze’nin yıkıntılarında çürümektedir. Dünya artık Amerika’nın ahlaki rehberliğine ihtiyaç duymayacak. Çıplak çıkarların ve emperyal efendimizin kötü niyetli işleyişinin yönetiminde bir dünyada, biz Avrupalılar da kendi yolumuzu seçmeliyiz.” 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA