İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'deki savaşın hedeflerine ulaşma konusunda kararlı olduklarını belirterek, ateşkes görüşmelerine devam etmesine rağmen savaşı sürdüreceklerini vurguladı. Netanyahu, savaşın hedeflerini "tüm esirlerin serbest bırakılmasını sağlamak, Hamas'ın askeri ve idari birimlerinin dağıtılması ve Gazze'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmamasını sağlamak" olarak sıraladı. Bu hedeflere ulaşmak için Hamas'ın tamamen yok edilmesi gerektiğini ifade etti.
Tek Başlıkta Anlaşmazlık Kaldı İddiası ve Müzakerelerin Akamete Uğraması
Haaretz gazetesinin haberine göre, ABD Başkanı Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, ateşkes ve esir takası konusunda önceden dört başlıkta tartışma olduğunu, ancak şu anda sadece birinin kaldığını söylemişti. Witkoff, bu hafta içinde 60 günlük bir ateşkese yol açacak bir anlaşmaya varmayı umduklarını ifade etmişti. Ancak, Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile art arda yaptığı iki görüşmeden de somut bir sonuç çıkmaması ve Beyaz Saray'dan herhangi bir açıklama yapılmadan ayrılması, ateşkes müzakerelerinin tıkandığını gösteriyor.
Times of Israel'e konuşan kaynaklara göre, Netanyahu'nun Trump ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ile Oval Ofis'te yaptığı bir saatten uzun görüşmenin ardından Witkoff'un Katar'ın başkenti Doha'ya yapacağı ziyareti ertelemesi, anlaşmaya varmak için önemli ilerlemelere ihtiyaç duyulduğunu ortaya koydu. Witkoff'un yeni uçuş tarihi henüz belirlenmedi.
"İsrail Heyetinin Otoritesi Yok" İddiası
Suudi merkezli Asharq News'in isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Katar'daki beşinci tur müzakereler salı gecesi kayda değer bir gelişme olmadan sona erdi. Filistinli bir yetkili, görüşmelerden "çıkmaza girildiğini" ve İsrail heyetinin sadece dinleyip tüm kararları Netanyahu ve Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ile istişare ederek aldığını iddia etti. Aynı yetkili, İsrail heyetinin karar alma yetkisi olmadığını ve Netanyahu'nun "her türlü anlaşmayı engellemeye yönelik oyalama politikasını sürdürdüğünü" belirtti.
Netanyahu, salı günü Trump'la buluşmasının ardından yayımladığı videoda, "Görüşmelerimizin odak noktası rehineleri kurtarma çabalarıydı" dedi ve ekledi: "Askerlerimizin uyguladığı askeri baskı sayesinde bu çabaları sürdürüyoruz." Netanyahu, İsrail'in Gazze'deki hedeflerini yineleyerek "tüm rehinelerin (hayatta kalanların ve hayatını kaybedenlerin) serbest bırakılması, Hamas'ın askeri ve yönetsel kapasitesinin yok edilmesi, Gazze'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmaması" olarak sıraladı. Ayrıca, Trump ve Vance ile İran'a karşı düzenlenen ortak operasyonun sınırlarını değerlendirdiklerini ve “İbrahim Anlaşmaları'nın genişletilmesi için fırsatların doğduğunu” söyledi.
Anlaşmadaki Pürüzler: Hamas'ın Şartları ve İsrail'in "Toplama Kampı" Planı
Times of Israel'in dört kaynağa dayandırdığı bilgilerine göre, ABD hafta içinde anlaşmaya varılması konusunda Mısır ve Katar'a göre daha iyimser. Witkoff, üç önemli pürüzün son üç günde çözülmüş olabileceğini belirtti. Bu başlıklar: Hamas'ın 60 günlük ateşkes süresi sonunda kalıcı ateşkes görüşmeleri tamamlanmamış olsa bile geçici ateşkesin devamı politikasına garanti belgesi alma talebi, Gazze'ye BM destekli mekanizmalar aracılığıyla insani yardım oranlarının hızlandırılması ve esir takasının şartları. Ancak görüşmelerde henüz değişim yapılacak kişilerin kimliklerinin belirlenmediği, Hamas'ın önce diğer konuların çözümünü istediği bildirildi.
İnsani yardım politikaları önerilerine göre, İsrail ordusunun çekilmesiyle birlikte yalnızca BM ve uluslararası parasal yardım kuruluşlarının insani yardımların dağıtımına izin verileceği, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) bu alandaki faaliyet göstermesinin yasaklanacağı belirtildi.
ABD'li ve Filistinli kaynaklara göre, anlaşmanın önündeki en büyük engellerden biri, 60 günlük ateşkes süresince İsrail'in Gazze'den tamamen çekilip çekilmeyeceği konusu. İsrail, Gazze'nin güneyinde "insani şehir" olarak adlandırdığı bir bölgede kalmakta ısrar ediyor. Bu şehir, İsrail'in planına göre, Gazze'nin kuzeyinden gelenlerin toplanması ve güvenlik kontrolünden sonra dışarıya çıkamayacağı, tam anlamıyla bir "toplama kampı" olacak.
İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz iki gün önce bu planı kamuoyuyla paylaşmıştı. Ancak uluslararası kamuoyunda, 2 milyon insanın küçük bir bölgede hapsedilmesi ve hareket özgürlüğünün kısıtlanması fikri büyük tepki topladı. Katz, planın korunması için bir mekanizma olarak nitelendirerek, bölgeye insani yardımların dağıtılacağını söyledi. Ancak Gazze sakinleri, mayıs ayından bu yana GHF tarafından işletilen yardım dağıtım merkezlerine ulaşmaya çalışırken neredeyse her gün İsrail ordusunun saldırısına maruz kalmaya başladığından, uluslararası toplumun İsrail’in insani yardım girişimlerine güveni düşük.
Filistinli kaynaklar, Kan kamu yayın kuruluşuna sundukları demeçte, Katz'ın açıklamalarının Doha'daki rehine görüşmelerini baltaladığını ve Hamas'ın İsrail güçlerinin çekilmesi konusunda daha fazla güvence istediğini söylediler.
Hamas Yazılı Güvence Talep Ediyor
İki Arap diplomat, ABD'nin iyimserliğine karşılık Mısır ve Katar'ın mevcut durumun zorlu olduğunu belirtti. ABD, salı günü Hamas'a, Trump'ın geçici ateşkesin süresi konusunda kişisel güvencelerini iletti. Ancak Hamas, bu güvencelerin yazılı olması gerektiğini savunuyor. Daha önce, Edan Alexander isimli rehine serbest bırakılırken verilen benzer sözlerin tutulmadığını hatırlatan Filistinli bir yetkili, Hamas'ın sözlü güvencelere artık itibar etmediğini söyledi.
Netanyahu'nun Savaş Bitirme Planı ve Asker Kayıpları
Netanyahu, salı günü ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson ile yaptığı görüşmede, Hamas'ın tamamen yok olana kadar savaşın süreceğini belirtti. Netanyahu, "Bazı adımlar İsrail için, bazıları Hamas için acı verici olacak" dedi ve ekledi: "Hamas'ın artık hareket edemeyeceği, yönetim ve askeri kapasitesi olmayacağı ve Gazze'nin İsrail için bir tehdit oluşturmayacağıyla durumu sona erdirmeye de hazırız. Bunu nasıl başaracağımıza dair çok net bir plan var. Bu konuda ABD ile aynı görüşteyiz."
Netanyahu, İsrail'in şartlarına göre "mümkün olan en kısa sürede" bir anlaşmanın sağlanmasını istediğini belirterek, bunun 10 rehinenin evlerine kavuşmasıyla sonuçlandığını kaydetti.
İsrail'in Gazze'ye saldırıları 7 Ekim 2023'te başlamış ve bu yana ölen İsrail askerlerinin sayısı 888'e yükseldiğini açıklamıştı. İsrail ordusundan 7 Temmuz 2025 tarihinde yapılan açıklamada, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Hanun bölgesinde yol kenarına yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu Kfir Tugayı'na bağlı Netzah Yehuda Taburu'ndan 5 İsrail askerinin öldürüldüğü belirtilmişti. Netanyahu İsrail halkı için zor bir gün olduğunu söyledi. Ardından gelen eleştirilere rağmen, savaşın devam etmesi gerektiğini ve hedeflerini gerçekleştirme konusunda kararlı olduklarını dile getirdi. İsimsiz bir İsrailli yetkili, Hamas'ın 4 Temmuz'daki yanıtının müzakereleri geri götürdüğünü ve bir anlaşmaya varmanın birkaç gün daha uzun sürebileceğini belirtti.
Netanyahu'nun Oval Ofis'teki görüşmesi boyunca kamuoyuna bir bildiri yapılmazken, Beyaz Saray sadece Netanyahu'nun Trump'a "Trump her konuda haklıydı" yazılı kırmızı bir şapka hediye ettiğini gösteren bir fotoğraf paylaştı. Trump ise salı günü yaptığı kabine toplantısında yaptığı konuşmada, "Netanyahu ile neredeyse tamamen Gazze'yi konuşacağız. Bu bir kurtuluş ve yaşanması gerekiyor" dedi. Witkoff da "Başkanın talimatıyla rehine aileleriyle görüşüyoruz. Bu süreçte Gazze'de kalıcı barışı getirmesini sağlayacağız" diye konuştu.
Benjamin Netanyahu ve Donald Trump, pazartesi akşamı bir yemekte İran'a yönelik son ortak askeri eylemlerini övdüler. Netanyahu ayrıca, bu eylemlerin bölgesel barışa katkıda bulunduğunu savunarak Trump'ı Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterdiğini belirtmişti.