Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC) ile Ruanda, 27 Haziran 2025 tarihinde ABD’nin ara buluculuğunda Washington’da barış anlaşması imzalayacaklarını duyurdu. Bu adım, Doğu Kongo’da özellikle M23 isyancı grubunun neden olduğu topyekûn çatışma ortamını sona erdirmeyi hedefliyor.
Çatışmanın arka planı:
2022’den bu yana devam eden şiddetli çatışmalar, 2025’in Ocak ayında M23’ün Goma’yı, Şubat’ta Bukavu’yu ele geçirmesiyle tırmanışa geçti. Kongo, M23’ü desteklemekle suçladığı Ruanda’ya karşı diplomatik adımlar attı; 2025 Ocak’ta diplomatik ilişkilerini kesen hükümet, Ruanda’ya 4.000 askerle M23’e lojistik destek sağladığını iddia etti. Ruanda ise bu suçlamaları reddediyor, kendi ordusunun sadece sınır güvenliği amacıyla bulunduğunu öne sürüyor.
Anlaşmanın önemli maddeleri:
ABD'nin rolü ve bölgesel dinamikler:
ABD, Kongo ve Ruanda arasında 3 günlük müzakerelere ev sahipliği yaparak anlaşmanın önünü açtı. Trump yönetimi, bu anlaşmayı, bölgenin stratejik kaynaklarına ve ABD yatırımına erişim sağlayacak önemli bir dış politika başarısı olarak görüyor.
Uzman görüşleri:
Analistler, anlaşmanın uygulanabilirliği yönünde temkinli; geçmişte benzer girişimler sürdürülebilir barışı sağlayamamıştı. Öte yandan, Kongo içindeki muhalif grupların ve uluslararası toplumun (BM, AB, Afrika Birliği) desteği anlaşmanın kalıcılığı açısından kritik görülüyor.
Değerlendirme ve Arka Plan:
1920’lerden itibaren bölgedeki etnik ve siyasi gerilimler, özellikle 1994 Ruanda Soykırımı sonrası yeni boyut kazandı. M23’ün etkinlik gösterdiği bölge, dünya mineral rezervleri açısından stratejik öneme sahip. Bu anlaşmanın hayata geçmesi durumunda hem barış hem de bölgesel kalkınma açısından potansiyel fırsatlar doğabilir. ABD’nin mineral ihtiyacını güvence altına alma stratejisini destekleyebilecek bu adım, Çin’in etkisine karşı dengelenmiş Batı yatırımlarını da destekleyebilir.
Diğer İçerikler