Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde Rum Kilisesi’nin öncülüğünde başlatılan Türkiye karşıtı “Kurtuluş Harekâtı 2025” yapılanmasının ardından, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde dikkat çeken bir adım atıldı.
Kurtuluş Harekâtı 2025, 2024 Temmuz’unda Güney Kıbrıs’ta adını kamuoyuna duyurmuş ve ilk açıklamasında, “Kıbrıs’ı Türklerden arındırmak” için savaş başlatacaklarını iddia etmişti. Kilise’nin organize ettiği oluşum, “Kıbrıs Yunan’dır” sloganıyla kamuoyuna tanıtıldı. Örgüt, Osmanlı’ya karşı başlatılan Yunan isyanının simgelerinden olan "Ateş ve Balta" figürlerini sembol olarak kullanıyor.
Bu örgütlenmeye karşı KKTC vatandaşı Türkler tarafından, Türkiye’nin adadaki varlığını desteklemek ve adanın tarihi yapısına dönüşü sağlamak amacıyla Türkiye’ye İltihak Harekâtı (TİH) adıyla yeni bir teşkilat kuruldu.
Ulusal Birlik Partisi Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı’da olan TİH Kurucu Başkanı Fuat Nalcıoğlu, hareketin yalnızca Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye’ye bağlanmasını değil, Güney Kıbrıs’ın da Rum-Yunan işgalinden kurtarılarak tüm adanın 1878 öncesi çift yapılı demokratik düzene dönmesini hedeflediğini açıkladı.
Kıbrıs’ın ilk medeniyetinin Türkler olduğunu savunan Nalcıoğlu, adanın antik adının Alaşya olduğunu hatırlatarak “1571’de biz Kıbrıs’ı fethetmedik, zaten bize ait olanı geri aldık. Kıbrıs hiçbir zaman Yunan olmadı.” dedi.
Nalcıoğlu, bu hareketin herhangi bir resmi makamla bağlantılı olmadığını vurgulayarak, halkın içinden gelen bir öz benlik talebi olduğunu söyledi:
“Bu bir karşı duruş değil, öz benliğe dönüş hareketidir. Kıbrıs Türk halkı artık bu talebini açıkça dile getiriyor.”
