Suriye İçişleri Bakanlığı, güneydeki Süveyda ilinin Makous Mahallesi’nde Dürzi silahlı gruplar ile Bedevi aşiretler arasında çıkan çatışmalarda 30 kişinin öldüğü, yaklaşık 100 kişinin yaralandığını açıkladı. Bakanlık, çatışmaların devlet kurumlarının yokluğu ve güvensizlik ortamı nedeniyle büyüdüğünü vurguladı.
Aynı gün İngiliz merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), ölüm sayısını en az 50 olarak doğruladı; en son bazı medyalar ölü sayısının 80’e kadar çıkarak askeri kaynakların da aralarında bulunduğunu öne sürdü.
Çatışmanın Başlangıcı ve Yayılımı
Olaylar, Bedevi grupların bir Dürzi esnafı gasp etmesiyle başladı. Kaçırma, fidye ve misilleme eylemleriyle hızla tırmandı. Reuters, çatışmaların ilk kez Süveyda şehir merkezinde yaşandığını bildirirken, Al Jazeera da saldırıların köyleri de kapsar hale geldiğini aktardı.
Güvenlik Güçlerinin Müdahalesi ve Kayıplar
İçişleri ve Savunma Bakanlıkları çatışmaları bastırmak için bölgeye asker sevk etti. Bu birlikler hem olası sivilleri korumak hem de çıkışları güvence altına almak için gönderildi. Ne var ki, bölgede görevlendirilen askerlerden en az altısının hayatını kaybettiği belirtildi.
Süveyda Valisi’nden Açıklamalar
Süveyda Valisi Mustafa Bekkur, yaptığı yazılı açıklamada, kentte yaşanan krize dikkat çekerek sağduyu ve diyaloğun tek çıkış yolu olduğunu vurguladı. Bekkur, Şam-Süveyda yolunda meydana gelen silahlı saldırıların, adam kaçırma vakalarının, silahlı çatışmaların ve masum sivillere ait araçların gasp edilmesinin kenti derinden sarstığını ifade etti.
Vali Bekkur, mevcut krizi aşmanın en sağlam yolunun "aklıselim ve diyalog" olduğuna işaret ederek, barışçıl çözüm çabalarına açık olduklarını bildirdi. "Bu zor süreci aşmamız için en sağlam yol olduğunu vurguluyoruz. Islah, devletin inşası ve tüm Suriyeliler için daha iyi bir yaşamın temellerini atma gayesi taşıyan herkese elimizi uzatıyoruz." dedi.
Bekkur ayrıca, gerilimi düşürmek amacıyla yerel ve aşiret düzeyinde sürdürülen girişimlere destek verdiğini belirterek şunları kaydetti:
"Gerilimi azaltmak için yerel ve aşiret düzeyinde sarf edilen tüm çabaları takdirle karşılıyoruz. Devlet, vatandaşların haklarını koruma ve gasp edilen hakların iadesi konusunda taviz vermeyecektir. Aynı zamanda fitne tohumları ekmeye veya olayları çıkmaza sürüklemeye yönelik girişimlere karşı da ciddi şekilde uyarıyoruz."
Diğer İçerikler