Lübnan Cumhurbaşkanı’ndan İran’a “İçişlerimize Müdahale Etmeyin” Uyarısı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran’ın dost bir ülke olduğunu ancak bu dostluğun karşılıklı saygı ve egemenliğe riayet temelinde yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Al Arabiya’ya konuşan Avn, Lübnan’ın başka ülkelerin iç işlerine müdahale etmediğini, aynı şekilde kendi iç işlerine de müdahaleyi kabul etmeyeceklerini söyledi.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph  Avn, Al Arabiya’ya verdiği röportajda Hizbullah’ın silahsızlandırılmasının ülkenin iç meselesi olduğuna işaret ederek, bu sürecin anayasal kurumların sorumluluğunda olduğunu belirtti. Avn, “Silahların devletin elinde toplanması konusunda Lübnan’da kimsenin sorun yaşadığını sanmıyorum” ifadelerini kullandı.

ABD Önerisi ve Lübnan’ın Tutumu

Hizbullah’ın silahsızlandırılması konusundaki ABD önerisine Lübnan’ın kendi notlarını eklediğini belirten Avn, bu belgenin artık bir “Lübnan belgesi” haline geldiğini ifade etti. Avn, “Biz, ‘adım karşılığında adım’ ilkesini vurguladık. Bu öneri, ilgili ülkelerin onayı olmadan yürürlüğe girmeyecek” dedi.

Lübnan’ın önünde iki seçenek bulunduğunu söyleyen Avn, “Ya öneriyi kabul edip İsrail’in onaylamasını sağlamaya çalışacağız ya da reddedip artan saldırıları ve ekonomik izolasyonu göze alacağız. Eğer biri İsrail’in geri çekilmesini, tutukluların serbest bırakılmasını, sınırların çizilmesini ve ekonominin canlanmasını sağlayacak üçüncü bir seçenek önerebiliyorsa, buyursun ortaya koysun” ifadelerini kullandı.

Suriye ile İlişkiler

Suriye ile ilişkilere de değinen Avn, Lübnan’ın ilişkileri güçlendirmek için bir Suriye heyetini beklediğini söyledi. Eski Başbakan Necip Mikati ve mevcut Başbakan Nevvaf Selam’ın daha önce Suriye’ye heyetlerle gittiklerini hatırlatan Avn, bu kez bir dışişleri bakanı ya da yetkilendirilmiş bir isimle ilişkilerin daha üst seviyeye taşınabileceğini dile getirdi.

İran ulusal güvenlik yüksek konseyi sekreteri Ali Laricani, Lübnan’ı ziyaret etmişti

Laricani Lübnan’a yaptığı ziyaret sırasında görüşme sonrası düzenlediği basın toplantısında, “Her ülke kendi geleceğine dair karar alma hakkına sahiptir. Biz sizin kararlarınıza müdahale etmiyoruz. ABD size plan getiriyor, biz getirmiyoruz” dedi. Laricani, “Direniş, sizin ve tüm İslam ülkelerinin ulusal sermayesidir. Düşmanınız size saldıran İsrail’dir, dostunuz ise İsrail’e karşı direnenlerdir. Dostunuzu bilin, düşmanı yanlış tanımayın. İsrail’in savaşla başaramadığını başka yollarla dayatmasına izin vermeyin” ifadelerini kullanmıştı.

Hizbullah ve Silahsızlanma Süreci

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 19 Haziran’da Beyrut yönetimine, “ülkedeki tüm silahların yalnızca devletin kontrolünde toplanmasını öncelikli hedef” olarak belirleyen bir öneri sunmuştu.

5 Ağustos’ta toplanan Lübnan Bakanlar Kurulu, orduya yıl sonuna kadar silahların toplanmasına dair bir plan hazırlama görevi verdi. Ancak Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, aynı gün yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırıları sürerken örgütün gücünden vazgeçmeyeceklerini duyurdu.

6 Ağustos’ta Hizbullah’tan yapılan yazılı açıklamada ise hükümetin kararının Lübnan’ı “İsrail’e karşı direniş silahından mahrum bırakacağı” savunuldu.

Bakanlar Kurulu, 7 Ağustos’taki yeni toplantısında, Hizbullah dahil tüm silahlı grupların silahlarının toplanarak devlet tekelinde birleştirilmesi kararını kabul etti. Ancak Şii bakanlar karara tepki olarak toplantıyı terk etti.

Çalışma Bakanı Muhammed Haydar, ABD önerisini onaylamadıkları için toplantıdan ayrıldıklarını, fakat hükümetten çekilmediklerini açıkladı. Enformasyon Bakanı Paul Markus ise, hükümetin aldığı kararlarla ülkede istikrarı sağlamayı, devlet otoritesini tesis etmeyi ve yeniden inşayı amaçladığını belirtti. Markus, “Toprakların tamamında, Hizbullah dahil, silahlı varlığın sona erdirilmesi ve sınırda ordunun konuşlandırılması konusunda mutabık kaldık” dedi.

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA