İsrail Yayın Kuruluşu Ynet Analizi: Şu Anda Yaşananlar 2 Sene Önce Söylenseydi, Hayal Ürünü Derdik Ama Gerçek Oldu

Ynetnews’de yayınlanan analizde, “İsrail bugün, rahatsız edici gerçekleri görmezden gelirken, artan rehavet, rahatsız edici bir şekilde kuzuların sessizliğini andırıyor.” denildi.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

İsrail merkezli Ynetnews’de yayınlanan “Kuzuların Sessizliği: Gazze Savaşı Sona Ererken, İsrail Yeni Bir Stratejik Gerçeklikle Yüz Yüze” başlıklı analize göre, Türkiye, Katar ve Mısır’ın dahil olduğu, ABD liderliğindeki ve Filistin devleti konusunda bağlayıcı bir BM kararıyla desteklenen anlaşma bölgeyi yeniden şekillendiriyor; İsrail’in sessizliği, ortaya çıkan jeopolitik tehditler karşısında yakında en büyük zaafı haline gelebilir.

Analizde öne çıkan başlıklar şöyle:

“8 Ekim 2023’te, Gazze’deki savaşın ABD denetiminde, Türk, Mısır ve Katar’ın desteğiyle bir düzenlemeyle sonuçlanacağını ve her şeyden önce Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkını ve potansiyel devlet statüsünü onaylayan bir karar alacağını biri öne sürseydi, böyle bir senaryo hayal olarak değerlendirilirdi. Ve yine de bugün tam olarak bu yol haritası gerçekleşiyor.

Uluslararası bir gücün, İsrail’in gelecekteki tehditlere yanıt vermesi için gereken operasyonel esnekliği sağlayacağını varsaymak gerçekçi mi?

İsrail gerçekten, uzun süredir İslamcı hareketlerin destekçisi olan Türkiye ve Katar’ın Hamas’ı tasfiye etmesini bekleyebilir mi?

Gazze’de uluslararası bir gücün, İsrail’in gelecekteki tehditlere yanıt vermesi için gereken operasyonel esnekliği sağlayacağını varsaymak gerçekçi mi?

İnsani yardım veya yeniden inşa fonlarının yeniden terör altyapısına akmasını ne engelleyecek?

Aynı derecede kaygı verici olan, İsrail’de yaygın olan ve Güvenlik Konseyi kararının yalnızca “bildirici” olduğu yönündeki anlatıdır. Bu yanlış anlamalar tehlikelidir. Güvenlik Konseyi kararları sembolik jestler değildir; bunlar, İsrail’in uyumsuz sayılması hâlinde diplomatik baskı, yaptırımlar veya cezai önlemlerin temelini oluşturabilecek uluslararası hukukun bağlayıcı araçlarıdır. Başkanlık politikalarının aksine, bu tür kararlar seçim döngüleriyle sona ermez. Kalıcıdırlar.

Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkını teyit eden ve devlet olma hakkına açıkça atıfta bulunan bir karar, teknik bir ayrıntı değil; hukuki ve siyasi bir emsal teşkil ediyor ve İsrail'e karşı gelecekteki uluslararası eylemlerin temel taşı olabilecek bir karar.

Artan rehavet, rahatsız edici bir şekilde kuzuların sessizliğini andırıyor

İsrail bugün, rahatsız edici gerçekleri görmezden gelirken kendine güven gösterme riskiyle karşı karşıya. Özellikle tarihsel olarak bu tür risklere karşı tetikte olan siyasi sağ kesimler arasında artan rehavet, rahatsız edici bir şekilde kuzuların sessizliğini andırıyor.

Endişelenmek için bolca sebep var. İncelemek için bolca sebep var. Her şeyden önce, sahadaki olaylar geri döndürülemez jeopolitik gerçeklere dönüşmeden önce, dürüst cevaplara acilen ihtiyaç var.”

 

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA