BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, New York’taki basın toplantısında, Gazze'de yardım dağıtım noktalarının "askerileştirildiğini" ve bu bölgelerde gıdaya ulaşmaya çalışan 1500 kişinin, sadece Mayıs ayından bu yana hayatını kaybettiğini açıkladı. Haq, İsrail güçlerinin yardım yollarını hedef almasının, açlıkla mücadele eden sivillerin ölümüne yol açtığını vurgularken, mart ayından bu yana Gazze’ye barınma malzemesi girişine izin verilmediğini de kaydetti.
BM'nin yardım ortaklarıyla birlikte barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kaldığını açıkça ortaya koyan bu açıklamalar, örgütün Gazze'deki etkisizliğini gözler önüne serdi. Haq, Gazze’deki çocuklar arasında açlığın “korkunç boyutlara” ulaştığını, gıda girişine kısmi izin verilmiş olsa da bunun asla yeterli olmadığını belirtti. Ayrıca, BM ve ortaklarının ivedilikle insani yardımlara engelsiz erişim talebini ve acil ateşkes çağrısını yineledi.
BM'nin 80. yıl reform sürecine de değinen Haq, uluslararası sistemdeki parçalanmışlık nedeniyle BM'nin etkinliğinin zayıfladığını kabul etti. Güvenlik Konseyi gibi organlardaki ayrışmanın, BM’nin sahadaki faaliyetlerini etkisiz hale getirdiğine dikkat çeken Haq, “Birleşmiş Milletler, kelimenin tam anlamıyla birleşmiş milletlerdir.” ifadesiyle mevcut yapının iç çelişkilerine işaret etti.
Öte yandan UNICEF tarafından yapılan açıklamada, Gazze’deki çocuk ölümlerine ilişkin paylaşılan istatistikler, durumun vahametini bir kez daha ortaya koydu. Açıklamada, 22 ayda 18 binden fazla çocuğun hayatını kaybettiği ve bu rakamın her gün ortalama bir sınıf dolusu çocuğa (yaklaşık 28 çocuk) tekabül ettiği bildirildi.
UNICEF, çocukların bombardıman, açlık, kıtlık ve temel hizmetlere erişim eksikliği nedeniyle yaşamlarını yitirdiğine dikkat çekerek, “Şu an her şeyden çok ateşkese ihtiyaç var. Hemen şimdi!” çağrısında bulundu.
BM ve UNICEF’in sahadaki insani trajediye ilişkin itiraf niteliğindeki açıklamaları, küresel sistemin krizler karşısındaki acziyetini, siyasi çıkarlara karşı insani değerlerin nasıl geri planda bırakıldığını ve mevcut dünya düzenin işlevsizliği ve etkinsizliğini ortaya koymuş oldu.
Diğer İçerikler