Fransa, 18 Eylül’de ülke genelinde yapılan grev ve protestolar nedeniyle tarihinin en geniş katılımlı iş bırakma eylemlerinden birini yaşıyor. Hükümetin 2026 mali yılı için planladığı 44 milyar avroluk bütçe kesintileri, sendikalar ve meslek örgütleri tarafından “sosyal haklara saldırı” olarak değerlendiriliyor. Başbakan Sébastien Lecornu tarafından sunulan kemer sıkma planı, özellikle düşük gelirli kesimler ve kamu çalışanları arasında büyük tepki topladı.
Sendikalar, sağlık çalışanları, öğretmenler, ulaşım sektörü çalışanları ve eczacılar greve katılacaklarını duyururken ülke genelindeki okullarda öğretmenlerin yaklaşık yüzde 40’ının iş bırakması bekleniyor. Paris ve çevresindeki birçok lise ve ortaokulun tamamen kapatılacağı bildirildi. Kamu ulaşımında ciddi aksamalar öngörülüyor; metro, bölgesel tren (TER), banliyö hatları, otobüs ve tramvay seferleri büyük oranda duracak. Yüksek hızlı trenlerin (TGV) bir kısmı hizmet verecek ancak sefer sıklığı düşecek.
Sağlık sektöründe ve eczanelerde de yoğun katılım bekleniyor. Ülke genelindeki eczanelerin yaklaşık yüzde 90’ının kapalı kalacağı açıklandı. Kamu hizmetlerinin pek çok alanında aksama yaşanacağı belirtilirken, sendikalar sokak gösterileriyle protestoları destekleyecek.
İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, büyük şehirlerde güvenliğin sağlanması amacıyla 80 binin üzerinde polis ve jandarmanın görevlendirileceğini duyurdu. Hükümet, artan baskılar sonucu bazı tartışmalı tasarıları geri çekti ancak bütçe kesintilerine yönelik genel planın uygulanmasında kararlı olduklarını açıkladı.
Diğer İçerikler
