Afrika kıtasında yapay zekâ alanındaki yatırımlar hızla artıyor. Google, Microsoft ve Meta’nın öncülük ettiği projeler sağlık, eğitim, altyapı ve kalkınma gibi alanlarda toplum yararı hedefiyle öne çıkarılıyor. Ancak birçok hak savunucusu ve uzman, bu girişimlerin uzun vadede kıtanın veri egemenliğini zedeleyebileceği ve yerel kurumların yetki alanını daraltabileceği uyarısında bulunuyor.
Eleştiriler, uluslararası teknoloji şirketlerinin yerel veriler üzerinde dolaylı ama güçlü bir kontrol mekanizması kurabileceği ve Afrika ülkelerinin teknoloji alanında dışa bağımlılığını artırabileceği yönünde yoğunlaşıyor.
Öte yandan Afrika, genç ve hızla büyüyen nüfusu, artan dijital erişimi ve hükümetlerin dijital dönüşüm stratejileriyle küresel yapay zekâ gelişiminde öne çıkan bölgeler arasında görülüyor. Ancak kıtanın altyapı eksiklikleri ve yerel teknoloji kapasitesinin yetersizliği de dikkat çekiyor.
Bu çerçevede, Kigali’de düzenlenen Yapay Zekâ Zirvesi’nde kabul edilen “Afrika Yapay Zekâ Bildirgesi” ile veri egemenliği, etik kurallar ve kıta içi inovasyon kapasitesinin geliştirilmesi öncelikli hedefler olarak belirlendi.
Ayrıca, Nvidia ile Cassava Technologies ortaklığında Zimbabwe’de kurulması planlanan ilk yapay zekâ fabrikası, kıtanın teknoloji üretiminde dışa bağımlılığını azaltabilecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Küresel teknoloji şirketlerinin yatırımları kısa vadede fayda sağlasa da, uzun vadede Afrika’nın kendi iç dinamiklerini koruyarak yerel kurumların öncülüğünde kapsayıcı ve bağımsız bir yapay zekâ ekosistemi geliştirmesi kritik önem taşıyor.
Yayına Hazırlayan: Omneya Elkafafy
Diğer İçerikler
