ABD, Patriot hava savunma füzesi tedarik planlarını dört katına çıkardı. Karar, Trump yönetiminin savunma harcamalarına öncelik verdiğini ve bölgesel güvenlik tehditlerini dikkate aldığını ortaya koyuyor.
Kararın arka planında, son dönemde Orta Doğu ve Asya-Pasifik’te artan füze tehditleri ile Ukrayna’daki savaşın etkileri yer alıyor. ABD Savunma Bakanlığı, mevcut Patriot stoklarının yetersiz kaldığını belirterek tedarik zincirini hızlandırma kararı aldı. Hava savunma alanında “kritik caydırıcılık” vurgusu yapılırken mevcut stokların yetersiz kaldığı ve yeni nesil tehditlere karşı hazırlığın artırılması gerektiği vurgulandı. Trump’ın kamuoyuna yönelik “askeri gerilimleri azaltma” söylemine rağmen bu adım, yönetimin güvenlik politikalarında önleyici savunma konseptine odaklandığını gösteriyor.
Askeri harcamalardaki artış ve savaşlar “askeri-endüstriyel kompleks” adı verilen devasa bir sektörü besliyor. Aralarında Patriot hava savunma füzesini üreten Raytheon Technologies’in de bulunduğu bir avuç dev firma Pentagon silah sözleşmelerinin aslan payını elde ediyor ve büyük karlar elde etmeye devam ediyor.
ABD’nin füze savunma sistemlerine yaptığı bu yatırım, Washington’un kısa vadede askeri caydırıcılığı artırma, uzun vadede ise bölgesel tehditleri dengeleme stratejisini benimsediğini ortaya koyuyor. Bu karar, barışçıl retoriklerle çelişse de ABD’nin dış politika dönüşüm sürecinde denge arayışıyla birlikte askeri stratejisinin ne yöne evrileceği sorusunu gündeme getiriyor.
Diğer İçerikler
