AB'nin İsrail Soykırımına Desteği AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın 2. Maddesine Aykırı

Söz konusu madde, “Taraflar arasındaki ilişkiler, insan hakları ve demokratik ilkelerin saygı temelinde yürütülmelidir” ifadesini içeriyor. Ancak pek çok AB ülkesi, İsrail'in benzersiz insan hakları ihlallerine rağmen bu ilkeyi görmezden geliyor.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Middle East Monitor'de yer alan bir analize göre, AB'nin insan hakları söylemi ile sahadaki uygulamaları arasındaki çelişki, Gazze’de yaşanan soykırım karşısında daha da görünür hale geldi.

Bürokratik söylemlerle zaman kazanan AB, İsrail'in saldırılarını durdurmak yerine dolaylı biçimde meşrulaştırıyor. Peki, AB ile İsrail arasındaki Ortaklık Anlaşması, gerçekten insan haklarını esas alan bir belge olmaya devam ediyor mu?

Avrupa Birliği ile İsrail arasında 2000 yılında yürürlüğe giren AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın 2. Maddesi uzun süredir insan hakları ihlalleri nedeniyle tartışılıyor. Söz konusu madde, “Taraflar arasındaki ilişkiler, insan hakları ve demokratik ilkelerin saygı temelinde yürütülmelidir” ifadesini içeriyor ve bu ilkenin anlaşmanın temel unsurlarından biri olduğunu vurguluyor.

Ancak son yıllarda, özellikle de İsrail’in Ekim 2023’te Gazze’de başlattığı soykırım sürecinden bu yana, AB’nin söyleminde insan hakları ve uluslararası hukuk yerine “ortak değerler” öne çıkmaya başladı. Avrupa Birliği, İsrail’in “meşru müdafaa hakkı”nı uzun süre savundu; ancak son dönemde tutumunda sınırlı ve gecikmeli bir değişim sinyali vermeye başladı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, yaptığı son açıklamada, “Gazze’deki durum sürdürülemez. Halkı gerçekten desteklemek ve insani yardımların ulaştırılmasını sağlamak istiyoruz,” ifadelerini kullandı.

Ancak bu açıklamalara karşı İsrail Dışişleri Bakanlığı, her zamanki gibi "karmaşık güvenlik gerçekliğinin anlaşılmadığı" yönünde tepki verdi. İsrail tarafı, AB'nin açıklamalarını “gerçeklikten kopuk” olarak nitelendirdi.

Gerçek Ne AB’nin Ne de İsrail’in Söylediği Gibi

Her iki tarafın söylemleri arasında, göz ardı edilen acı bir gerçeklik yatıyor: Eğer AB gerçekten Filistin halkına yardım etmek isteseydi, çoktan İsrail’le olan ticaret anlaşmalarını askıya almış olurdu. 2. Madde üzerine yürütülen tartışmalar, pratikte Filistinlilere bir fayda sağlamıyor. Aksine AB’nin bürokratik gecikmelerle “iyi niyetli” bir imaj oluşturmasına hizmet ediyor ve İsrail’in Gazze’deki yıkımını sürdürmesi için zaman kazandırıyor.

İsrail’in 2. Maddeyi açıkça ihlal ettiği ortadayken, AB’nin bu ihlali hâlâ tartışıyor olması ciddi bir çelişki. Asıl soru şu: İsrail’in 2. Maddeyi ihlal edip etmediği mi tartışılmalı, yoksa AB’nin kendisinin bu suça ortak olup olmadığı mı?

İsrail’in Sözde Karmaşık Gerçekliği

İsrail, “kimsenin anlayamayacağı karmaşık bir güvenlik ortamı” söylemiyle gerçekleri gizlemeye çalışıyor. Oysa Avrupa, sömürgecilik tarihini gayet iyi biliyor – elbette sömürgeci tarafından. Filistinliler ise bu tarihi, sömürülen olarak yaşıyor. İsrail bugün, Filistinlileri zorla yerinden etme ve yok etme sürecini açıkça ilan ederken, söz konusu gerçeklik herkesin gözleri önünde cereyan ediyor. İsrail’in "kimse anlamıyor" iddiası, yalnızca kendi rolünü aklamaya yönelik bir illüzyon.

Bürokrasi ve Ortaklık Anlaşması: Gerçek Sorumluluk Nerede?

AB’deki bürokratik süreçler, aslında Brüksel’in İsrail’e yönelik politikalarında gerçek bir dönüşüm yaşandığı izlenimini yaratıyor. Oysa Ortaklık Anlaşması’nın 2. Maddesi, sadece İsrail’in değil, aynı zamanda AB’nin de Gazze’deki soykırıma dolaylı yoldan ortak olduğunu gösteriyor.

Gerçek hesap verebilirlik, yalnızca İsrail’in ihlallerini değil, AB’nin bu ihlalleri nasıl desteklediğini ve meşrulaştırdığını da sorgulamakla mümkün olabilir. İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü kolonileştirme ve yok etme politikasına karşı durulmadığı sürece, AB-İsrail Ortaklık Anlaşması üzerine yapılan her diplomatik tartışma, yalnızca yeni ölümlerin üzerini örten birer “sahne gösterisi” olmaktan öteye gitmeyecektir.

 

Kaynak: Middle East Monitor

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA