Ruanda destekli M23 isyancı grubu, ABD arabuluculuğuyla yürütülen barış görüşmeleri kapsamında Uvira kentinden çekildiğini açıkladı. Grup, bu adımı barış sürecini ilerletmek amacıyla “güven inşa edici tek taraflı bir adım” olarak nitelendirdi. Ancak M23, çekilmenin gerçekleşmesi için kentteki güvenlik koşullarının sağlanması, sivillerin korunması ve barışı denetleyecek nötr bir gücün görevlendirilmesi gibi şartlar ileri sürdü.
M23’ün çekildiğini duyurmasına rağmen şehirde hâlâ bazı güçlerin bulunduğuna dair raporlar bulunuyor ve bu da çekilmenin tam ve etkili olduğunu doğrulamıyor. Yerel halk, bazen önlemlerden bağımsız olarak güvenlik durumunun istikrarsız kalmasından endişe ediyor.
ABD yönetimi, M23’ün açıklamasına rağmen çekilmenin tam olarak gerçekleştiği kanaatinde olmadığını belirtti. Kıdemli bir ABD yetkilisi, isyancıların kent merkezinden ayrılmış olsalar bile çevre bölgelerde varlıklarını sürdürdüğüne yönelik işaretler bulunduğunu söyledi ve bu durumun barış sürecine zarar verebileceğini vurguladı.
Yetkili, “Bir miktar hareketlilik oldu, ancak bunun kentin tamamen özgürleştirilmesi anlamına geldiğini düşünmüyoruz. M23’ün hâlâ kentin çevresindeki pozisyonlarını koruduğuna inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Ayrıca bazı M23 militanlarının polis üniformaları giyerek hâlâ bölgede dolaştığına dair yerel raporlar da bulunuyor.
Uvira çevresinde çatışmaların tamamen sona ermediği ve zaman zaman silah seslerinin işitildiği de gelen haberler arasında yer alıyor. Hem M23 hem de Kongolu ordunun çatışmaların sorumluluğunu birbirine yüklediği belirtiliyor.
Kongo’nun doğusunda devam eden çatışmalar nedeniyle bölgeden on binlerce insanın yerinden edildiği ve özellikle 84.000’den fazla kişinin Burundi’ye sığındığı belirtiliyor. Bu durum, hem insani yardım ihtiyacını hem de bölgedeki insan güvenliği krizini daha da derinleştiriyor.
Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası aktörler, güvenlik durumunun istikrarlı hâle getirilmesi ve çekilmenin gerçek etkilerinin takip edilmesi için çağrılarda bulunuyor.
Diğer İçerikler
