İsrail merkezli haber portalı Ynet’in yayımladığı analize göre, Türkiye ve ABD arasında bölgesel işbirliği ekseninde belirgin bir dönüşüm yaşanıyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Suriye Dışişleri Bakanı Esad el‑Şeybani katılımıyla Washington’da düzenlenen üçlü toplantıda, Suriye’deki Kürt güçlerin entegrasyonu ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması gibi başlıklar ele alındı.
Analize göre, Türkiye bu süreçte kendi bölgesel ajandasını şu şekilde şekillendiriyor: Gazze'de uluslararası gözlem-/barış gücüne katılım talebi, Suriye’de etkin rol üstlenme girişimleri ve İsrail ile diplomatik gerilimlerden bağımsız şekilde hareket etme stratejisi. Türkiye’nin Gazze’deki ikinci aşama stabilizasyon hazırlıkları ve Türkiye’nin hazırda bekleyen konuşlandırma planları da analize dahil edildi.
İsrail’in Gazze sonrası planında Türkiye’nin “Gazze’deki ateşkesi koruma ve yeniden imar sürecine katılma” vizyonu ifade edilirken; aynı zamanda Suriye’deki yeni döneme ilişkin işbirliği mekanizmalarının da görüşüldüğü belirtildi. Analizde, Türkiye’nin hem NATO üyesi bir ülke olarak sahip olduğu lojistik ve operasyonel kabiliyetler hem de Müslüman-çoğunluklu dünya ile kurduğu ilişkiler aracılığıyla bu alanda “kilit aktör” konumuna geldiği vurgulandı.
Bununla beraber, analizde İsrail’in Türkiye’nin Gazze’ye asker göndermesi veya Türkiye’nin güvenlik anlamında aktif bir güç olması konusunda güçlü itirazlarını koruduğu; Mısır ve diğer Arap ülkelerinin de Türkiye’nin rolüne şüpheyle yaklaştığı kaydedildi. Her ne kadar Türkiye, bir stabilizasyon gücü veya insani yardım baş aktörü olarak kalabileceğini bildiriyor olsa da, askeri bir görev üstlenmesine karşı çok yönlü engeller var.
Diğer İçerikler